Gazze'de insani yardım çalışmaları yapan STK'lar, yaşanan soykırım sonrasında yerle bir olan kentlerde, çadır ve barakalarda yaşam mücadelesi veren halka her türlü insani yardım ile birlikte barınma için özellikle çadır ulaştırılması çağrısında bulundu.

Gazze'de varılan ateşkes anlaşmasının işgal rejimi tarafından ihlal edilmesi ve içeriye yardımların girişine izin verilmemesi nedeniyle bölgede insani kriz derinleştirirken yaşanan yağışlar ise çadırlarda kalan halkın zorluk üzerine zorluk yaşamasına neden oluyor.

Gazze'de son günlerde yaşanan yağışlar, uygulanmayan ateşkes maddeleri nedeniyle yaşanan sorunlar ve bölgede yaptıkları yardım çalışmalarına ilişkin İLKHA muhabirine konuşan STK temsilcileri, yaşanan insani krizin çözümü için sınır kapılarının açılması ve içeriye düzenli yardım girişinin olması gerektiğini ifade ettiler.

Cengiz Kurtaran

"İçeride sınırlı sayıda çadır var"

Gazze'deki ekipleriyle iletişim halinde olduklarını, kış aylarının yaklaşmasıyla birlikte ciddi bir şekilde barınmaya ihtiyaç duyulduğunu söyleyen Umut Kervanı Genel Başkanı Cengiz Kurtaran, "Gazze'nin neye ihtiyacı var? Sorusunu kabul etmiyoruz. Orada her şeye ihtiyaç olmakla birlikte ciddi manada acil olarak barınmaya ihtiyaç var. Sivil Toplum Kuruluşları, devletler ve ümmet olarak bu ihtiyacı gidermenin çabası içerisinde olmalıyız. Bu anlamda vakıf olarak daha önce gerçekleştirdiğimiz çadır kent projelerimiz oldu. Ateşkesin ilan edilmesiyle Refah Sınır Kapısı'nın açılmasını bekliyorduk ki oradaki barınma ihtiyacıyla ilgili adımlar atalım. İçeride sınırlı sayıda çadır var. Bu çadırların kurulması noktasında da çalışmalar başlattık. Ancak bu da geçici bir süre için olacak. Kardeşlerimiz için kalıcı çözüm bulunmasını önemsiyoruz. Çadırlarla birlikte biraz zaman kazanıp konteynerlerin içeri girmesi gerekir." dedi.

"Konteynerler içeri girmeli"

Ocak ayında yapılan ateşkes anlaşmasının ardından STK'ların bölgeye göndermek için konteyner çalışmalarına başladığını ancak mart ayında yaşanan ateşkes ihlalleri sonucunda söz konusu konteynerlerin sınır kapılarında ve limanlarda bekletildiğini aktaran Kurtaran, "Öte yandan deprem bölgesinde boşalan konteynerler var.  Bu konuda Sayın Cumhurbaşkanımız da açıklamada bulundu. AFAD bünyesinde adım atılması için girişimlerde bulundular. Biz de girişimlerin hızlandırılması, gerek Mısır gerekse de diğer ülkelerle temas halinde hızlı bir şekilde konteynerlerin içeri girmesini önemsiyoruz. Kapılar açıldıktan sonra da gücümüz nispetinde hayırseverlerimizin desteklerini konteynerlere çevirerek kardeşlerimizin ihtiyacını gidermek istiyoruz. Orada ciddi şekilde insani yardıma ihtiyaç var. Sağlık alanında da ciddi sıkıntılar var. Orada geçenlerde bir hastanemiz faaliyete geçti. Günlük 200 diyaliz hastasına hizmet veriyor. Yakın zamanda kapılar açılırsa Mısır ve Ürdün üzerinden yardım yapmak için hazırlıklarımız var. Kapılarda ve limanlarda bekleyen binlerce konteyner içeri girmeli ki geri kalan adımları da atabilelim." diye konuştu.

Ali Gür

Gazze'ye yönelik şimdiye kadar birçok farklı yardım çalışmaları yaptıklarını belirten Hak İnsani Yardım Derneği Genel Başkanı Ali Gür, "Oradaki kardeşlerimizi ilk anda içerisinde eğitim kurumları, sağlık ocağı, mescidi, çocuk oyun alanları olan çadır kentler kurmalıyız. Oraya yönelik yardımlar yapıyoruz ama her ne yaparsak yapalım yetersiz kalır." şeklinde konuştu.

Girişine izin verilen sınırlı sayıdaki tırların yüzde 60'ı yardım değil ticari tırlar

Gür, "Gazze'ye yönelik dünyadan ve ülkemizden çok ciddi yardımlar yapılıyor. Bugün Mısır'da bekleyen o binlerce yardım tırı var. İçeriye 100 tır sokuluyorsa bunun 60'ı ticari tırlar oluyor. Şu anda Refah Sınır Kapısı açık olsa ve israilin değil Birleşmiş Milletler'in kontrolünde olsaydı içeriye ciddi anlamda ihtiyaçları karşılayan her şey girer, kardeşlerimiz de rahata kavuşurdu. Ancak bunlar sınırlı yapılıyor ve bu nedenle de içeride hala sorunlar devam ediyor." dedi.

"Gazze dünyaya haklı ve haksızın kim olduğunu gösterdi"

Türkiye ve Katar başta olmak üzere bir kısım ülkelerin sınır kapılarının açılması ve yardımların girmesi için ciddi bazı çalışmaları olduğunu ancak istenilen sonuca henüz ulaşılamadığını aktaran Gür, "Gerçekten bunu yaptırabilecek bir güç olsaydı Gazze'deki o Müslümanla bu duruma düşmezdi. Bir taraftan uluslararası kurallara uygun çalışmalar yapılıyor ama bir taraftan ABD gerçeği var. ABD'yi kuşatmış olan siyonist çete var ve bir şekilde yönlendiriyorlar. Ancak bugün bir Gazze gerçeği var ve dünyaya haklı ile haksızı dünyaya göstermiştir. Tüm dünyanın, insanlığın vicdanını etkilemiştir. Bugün New York'ta Müslüman birisi başkan seçiliyorsa ve halkın da yüzde 60'ı artık Gazze'yi destekliyorsa bu o bölgenin siyasi olarak şekillenmesine de sebep olacaktır." diye konuştu.

Mustafa Özbek

"Tüm dünyanın gözü önünde 2 yıldır çok büyük bir katliam uygulandı"

Vakıf olarak uzun yıllardır Gazze'ye yönelik çalışmalar yürüttüklerini, Filistin davasını dünya ve Türkiye kamuoyunda gündemde tutmaya gayret ettiklerini kaydeden İHH Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Özbek, "7 Ekim itibarıyla israil Gazze'ye ciddi saldırılar yaptı. Şu ana kadar çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 70 bine yakın insan şehid oldu. Ciddi bir yıkım var. Sadece evler değil hastaneler, okullar, camiler, Gazze'nin temiz su ihtiyacını karşılayan kuyular bile hedef alınıp yok edildi. Tüm dünyanın gözü önünde 2 yıldır çok büyük bir katliam uygulandı." ifadelerini kullandı.

"Hiçbir şeye ulaşamayan 2 milyona yakın insanın ihtiyacını gidermek gerekiyor"

Geçtiğimiz ramazan ayından bu yana işgal rejiminin Gazze'ye yardım girişlerini ciddi anlamda kısıtladığını hatırlatan Özbek, "İsrail savaşta istediği galibiyete ulaşamadığı için oradaki halkı açlıkla imtihan etmeye çalışıyor. Açlıktan ölen insanları da hep birlikte gördük. Ateşkes oldu ve bununla birlikte garantör devletlerle varılan anlaşmalara israil şimdiye kadar uymadı ve katliamlarına devam ediyor. İçeride çok büyük bir ihtiyaç var. Hiçbir şeye ulaşamayan 2 milyona yakın insanın ihtiyacını gidermek gerekiyor. İhtiyaçların karşılanabilmesi için günlük olarak içeriye 600-700 yardım tırının giriş yapması gerekiyor." dedi.

Uzun yıllardır Gazze'de bulunan temsilcilikleri üzerinden her türlü yardım çalışmalarını sürdürdüklerini, son 2 yıldır da bu yardımları ciddi oranda arttırarak önemli bir bütçeyi Gazze için ayırdıklarını vurgulayan Özbek, son olarak şu ifadeleri kullandı:

"Şu anda 155 personelimizle birlikte Gazze'de gıda yardımlarından çadır kurulumlarına kadar aktif çalışma yapıyoruz. 13 ayrı mutfağımızda günlük 170 bin kişilik sıcak yemek çıkartıyoruz. Savaşın ilk gününden bu yana her gün sıcak yemek çıkarmaya devam ettik. Bu çalışmalar sırasında 16 kardeşimiz şehid oldu. Tüm yaşananlara rağmen kardeşlerimiz çalışmaya devam ediyor. İnsanlar zor şartlar altında yaşama tutunmaya, arkadaşlarımız da zor şartlarda yardım çalışmaları yapmaya devam ediyorlar. Kısa süre önce yağışa bağlı ciddi bir sel oldu. Bazı çadırlar, kamp alanları su altında kaldı. Kış yaklaşıyor ve bu nedenle kışlık yardımlar, çadır kurulumları, battaniye Gazzeliler için elzem olan ihtiyaçlardır. Bu anlamda herkese büyük görev düşüyor. STK'lar olarak bağışçılarımızla birlikte bu yükün altına girmeye ve kaldırmaya gayret ediyoruz." (İLKHA)