Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın büyükbaş hayvan etlerinin %30-35 indirimle satışa sunulacağı duyurusu damızlık sığır yetiştiricileri birliğinde tepkiyle karşılandı.

Yapılan açıklama ile piyasada yanlış bir algı oluştuğunu dile getiren Bingöl Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Doğan Koç, büyükbaş hayvanlarda azalmanın başlıca sebebinin süt fiyatlarının değerinde satılmaması olduğunu vurguladı.

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Doğan Koç, "Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarına karşın üretim girdilerinden, mazot, elektrik, yem, arpa gibi kalemlerde indirim olmadığı takdirde ete yapılacak indirim üreticiyi zarara sokar." dedi.

"Büyükbaş hayvan sayısının azalmasının en büyük sebebi süt fiyatının değerinde satılamaması"

Koç açıklamasında, "Büyükbaş hayvanlarda bir azalma var. Bunun birinci sebebi süt fiyatlarının değerinde satılmaması. Süt fiyatları değerinde satılmadığı için anaç hayvanlar kesildi. Kesildiği için de ana olmadan dana olmaz, dana olmadan et olmaz ve ana olmadan süt olmaz. Bu bir gerçek ama maalesef bürokrasi acımasızdır. Yıllarca bir ülkede büyükbaş hayvanın fazlalık olduğunu düşünerek acımasız bir politika uygulandı. Yem fiyatının altında sütü satmaya çalıştılar. Yem fiyatının altında süt satılınca da hayvanlar kesime gitti. Yem fiyatlarından dolayı besi olmadığı için piyasa kendi kendine bir ortam oluşturdu ve et fiyatları, tosun eti, kuzu etinden bile yükseldi. Bu da çok ciddi bir yanlış politikanın sonucudur. Küçükbaşta da aynen 2020-2021 politikası uygulanıyor ve küçükbaşta da ciddi bir sıkıntı oluştu." şeklinde konuştu.

"Biz Türkiye’de tarım ve hayvancılığın olmazsa olmaz olduğunu düşünüyoruz"

Koç, "Biz Türkiye’de tarım ve hayvancılığın olmazsa olmaz olduğunu düşünüyoruz. Ülkenin tarım ve hayvancılığa çok önem vermesi gerekiyor. Hiç kimseye de sormaya gerek yok. Yem, elektrik ve mazot fiyatları ortadayken sayın cumhurbaşkanımızın %35 indirim yapıyorum demesi sanki piyasada et fiyatları değil hayvan fiyatları düşüyor gibi gösteriliyor. İşte en büyük yanlış politika bu. Biz piyasaya müdahale etmiyoruz ama alacağımız kuzu etini et ve süt ya da tarım kredileri üzerinden satıyoruz şeklinde geniş kapsamlı açıklama yapmadığı için piyasa kendi kendine bu defa üreticiyi vuruyor ve üreticiyi vurduğu için üretici de çok ciddi zarar ediyor. " ifadelerine yer verdi.

"Üretici zor durumda ve çaresiz"

Koç, "Bugün arpanın kilosu 6.5, yemin torbası da 375 lira. Zor durumda ve çaresiz olan üretici zorlanıyor ve boğulma safhasına gelmiş durumdadır. Et Süt Kurumu haftada 50 adet kuzu kesiyor. Bu durum yapılan politikayı ortaya koyuyor." dedi.

"İstişare her şeyde doğru yolu gösterir"

İstişarenin önemine vurgu yapan Koç, "Ehline teslim edilen her iş başarıya ulaşır, ehline eşlim edilmeyen hiçbir işin başarıya ulaşması mümkün değildir. Biz defalarca söyledik, bu politika yanlış bir politika, bu politikayı düzeltmek için danışın, görüşün, istişare edin. İstişare her şeyde doğru yolu gösterir, istişare insanların önünü açar, istişare hem üreticiyi hem tüketiciyi korur. Tabi biz burada tüketiciyi de kollamak zorundayız. Çünkü ürettiğimizi vatandaş tüketemiyorsa hiçbir anlamı yoktur. Maalesef elektrik yüzde iki yüz, mazot yüzde üç yüz-üç yüz elli, yem fiyatları yüzde üç yüz zam almışken ve etin fiyatı yüzde otuz artmışken sayın cumhurbaşkanımız yüzde otuz beş indiriyoruz gibi bir söylem üreticiyi mahvetti ve üretici şu an elindeki hayvanı satamıyor ve insanlar borç batağındadır. İnsanlar arpa alamıyor, geçim sıkıntısı yaşıyor. Maalesef şu an görünen olan ve uygulanan sanki piyasaya bu söylemle müdahale edildi ve insanlar sıkıntı içerisindedir. Allah yardım etsin." şeklinde konuştu.

"Üretici girdilerinde indirim olduktan sonra et fiyatları düşürülmelidir"

Koç, " Sayın cumhurbaşkanımızın yüzde otuz beş indirimle söylediği cümleyle burada tüketiciyi korurken, üreticiler için de mazot, yem, arpa, elektrik girdilerinin de düşürmesi gerekir. Önce bunların düşmesi gerekiyor, daha sonra et fiyatlarının düşmesi gerektiğini düşünüyorum." dedi. (İLKHA)