"Prostat kanseri sinsi seyreden bir hastalıktır"

Prostat kanserinin sinsice seyrettiğini bildiren uzmanlar, bu hastalıkta erken tedavinin önemli olduğunu belirtiyor.
Genetik faktörler ve ailesel öyküyle yakın ilişkisi bulunan prostat kanserinin erken evrede belirti vermeden sinsice ilerleyebileceğini bildiren uzmanlar, ailesinde prostat kanseri olan kişilerin 40, ailesel geçmişi bulunmayanların ise 50 yaşından itibaren yıllık prostat muayenelerini yapmaları gerektiğini söyledi.
Memorial Diyarbakır Hastanesi Üroloji Bölümü'nden Prof. Dr. Abdullah Gedik, prostat kanserinin erken teşhisi ve belirtileri hakkında bilgi verdi.
Gedik, "Prostat, erkeklerde ergenlik döneminden itibaren büyüyerek görev yapmaya başlayan ve 25 yaşa kadar fonksiyonları artan, sonrasında da faaliyetinde yavaş yavaş azalma görülen bir organdır. Prostat hastalıkları genç ve orta yaşlarda daha çok iltihabi hastalıklar olarak kendini gösterebilir. İleri yaşlarda ise büyümeye bağlı olarak iyi huylu büyüme ve prostat kanseri oluşabilir. Prostat hastalıkları ve kanserleri, her hasta için farklı seyir gösterir. Özellikle iyi huylu prostat büyümesi bazen hastada herhangi bir soruna neden olmazken, prostat kanseri ise erken dönemde tespit edilmediğinde yaşamı tehdit edici sonuçlar oluşturabilir." dedi.
"Prostat kanseri sinsi seyreden bir hastalıktır"
Prostatta meydana gelen ve kanser olmayan büyümelerin, kısaca BPH olarak tanımlandığını kaydeden Gedik, şunları anlattı:
"Prostatın büyüyerek idrar akışını yavaşlatmasına ya da tamamen tıkanmasına yol açan BPH, idrar yolu iltihabının gelişip ilerlemesine ve kanama olasılığının artmasına neden olabilir. Prostat kanseri ise sessiz ve sinsi seyreden bir hastalıktır. Özellikle 40 ve 60 yaşları arasında sık görülen hastalık, çok hızlı bir şekilde ilerler ve hastanın yaşamını tehdit edebilir. 70 yaşından sonra saptanan vakalar ise daha yavaş ilerler. Hastada idrar yolu şikâyetleri, hastalığın ileri evresinde ortaya çıkar. İdrar yolu sorunları nedeniyle doktora başvuran kişilerde kanser hastalığının genelde ileri evreye ulaşmış olduğu görülür."
Prostat kanserinde erken tedavi önemli
Prostat kanserinin, erken evrede yakalandığında tedavi başarısı yüksek kanser türleri arasında yer aldığını anlatan Gedik, "Prostat kontrolünde total PSA (Prostat Spesifik Antijen) seviyesinin ölçülmesi ve rektal yoldan prostatın muayenesi önemlidir. Bu şekilde prostatın büyüklük ve kıvamı açısından değerlendirilmesi de mümkün olur. Çünkü prostatın sertliği kanser açısından uyarıcı bir bulgu olup bu sertliği tespit etmenin elle muayene dışında bir yolu şu an için yoktur. Bunun yanında hastadan gerekli görüldüğünde idrar tetkiki, kreatinin ve idrar akımının hızının ölçümü, ultrasonografi ve PSA'nın diğer alt tipleri ile ilgili tahliller de istenebilir." ifadelerini kullandı.
Son olarak Gedik, "Prostat kanserinin belirtileri vardır. Bunlar; sık sık idrara çıkma ve idrar yaparken yaşanan zorluk, idrar akışında yavaşlama ve tuvalet ihtiyacı sonrası tam olarak idrarı yapamama hissi, menide ya da idrarda kan görülmesi, boşalma esnasında ağrı, kasık bölgesinde rahatsızlık hissi, kemiklerde ağrı, sertleşme sorunlarıdır." şeklinde kaydetti. (Mehmet Çelik - İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Çukurova Üniversitesi Abdi Sütcü Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu öğrencileri, Yeşilay Adana Şubesi iş birliğiyle bağımlılıklarla mücadeleye dikkat çekmek amacıyla “Bağımlılığı Yen, Hayatı Yeniden Kazan” temalı farkındalık etkinliği düzenledi.
Üroloji Uzmanı Op. Dr. Levent Özçakır, "Proteinli besinlerden ve tuzdan kaçınmak gerekir. Özellikle ailesinde taş hastalığı olan kişilerde, çocuklarda taş görme oranı daha yüksektir." dedi.
Samsun'un Tekkeköy ilçesinde tavuk yedikleri için rahatsızlanan firma ve fabrika işçilerinin sayısı 213'e çıktı.
Şanlıurfa Çölyak Dernek Başkanı ve Çölyak Federasyonu Başkanı Hasan Doğan, 9 Mayıs Dünya Çölyak Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, 22 yıldır glutensiz beslenen çölyaklı bireylerin yanında olduklarını ve bu mücadelenin sadece bir gün değil, 365 güne yayıldığını vurguladı.