"Hanzala Gemisi 9 bin kilometre uzaktan geliyor ama limanlarımızdan bir gemi yola çıkmadı"

Mavi Marmara Derneği Başkanı Beheşti İsmail Songür, "Gayrimüslimlerin oluşturduğu, bizim de desteklediğimiz Hanzala Gemisi, 9 bin kilometre uzaktan geliyor. Bizler Gazze'ye en yakın ülkelerden biriyiz ama hala limanlarımızdan Gazze'ye doğru bir gemi yola çıkmadı." dedi.
Gazze'deki ablukayı kırmak için Norveç'ten yola çıkan Hanzala Gemisi, İtalya'ya ulaştı. Gallipoli Limanı'nda 18 farklı ülkeden aktivistin yanı sıra 4 Avrupa ülkesinden parlamenterin de alacak olan gemi, ablukayı kırmak için önümüzdeki günlerde Akdeniz'e açılacak.
"Hazırlıklar, 'bu gemi Gazze'ye ulaşacak ve Hanzala yüzünü dönecek" sloganı başladı"
Hanzala Gemisi ile ilgili İLKHA muhabirine konuşan Mavi Marmara Derneği Başkanı ve Özgürlük Koalisyonu Türkiye Koordinatörü Beheşti İsmail Songür, "Aslında Hanzala Gemisi, yeni başlayan bir hikâye değil başlamış olan bir hikâyenin devamıdır. Bu ateş, 2010 yılında Mavi Marmara ile başlamıştı. Sonrasında uzun yıllar Gazze ablukasının delinmesi için Özgürlük Filosu olarak bazı girişimlerde bulunmuştuk. Son 15-16 yıldır 17'den fazla deneme yaptık. Avrupa'nın farklı ülkelerinden gemiler çıkardık. Dünyanın farklı ülkelerinden aktivistler, kanaat önderleri, siyasi isimler dâhil olmuşlardı. Geldiğimiz noktada da özellikle bu senenin başından itibaren hem Vicdan Gemisi hem Madleen Gemisi Gazze'ye doğru yola çıkmıştı. Hanzala da bu gemilerin diğer bir kardeş gemisi olarak bugün İtalya'dan harekete geçti. Hanzala Gemisi, Norveçli arkadaşlarımızın hazırladığı bir gemi ve sembolik bir ismi var. Onlar bu ismi koyarken 'bu gemi Gazze'ye ulaşacak ve Hanzala yüzünü dönecek' sloganı ile çalışmalarını başlatmışlardı. Buraya gelene kadar da neredeyse 8 bin kilometreden fazla yol kat etti. Nasipse önümüzdeki günlerde Akdeniz'e ulaşmış olacak ve Gazze ablukasının kırılması için sonuna kadar mücadele edecek." diye konuştu.
"Hanzala Gemisi 9 bin kilometre uzaktan geliyor ama hala limanlarımızdan bir gemi yola çıkmadı"
Songür, "Burada bizi heyecanlandıran önemli bir nokta var. Hala denize inen, ablukanın kırılması için çırpınan sivil inisiyatifin aktif olduğunu görüyoruz. Son 2 yıldan bu yana İslam İşbirliği Teşkilatı kınamaktan öte açıklama yapmadı. Bölgedeki tüm devletler, israile gerekli olan ambargoyu uygulamıyor. Tüm bunlar yaşanırken, Gazze'de açlıktan ölümler yaşanırken bizler İslam İşbirliği Teşkilatı'ndan, bölgedeki devletlerden bir şeyler yapmalarını istemiştik. Bunlar olmayınca dünyanın sivil vicdanı harekete geçti ve tekrardan Akdeniz'e iniyor. Burada sitem ettiğim bir nokta var. Gayrimüslimlerin oluşturduğu, bizim de desteklediğimiz Hanzala Gemisi 9 bin kilometre uzaktan geliyor. Bizler Gazze'ye en yakın ülkelerden biriyiz ama hala limanlarımızdan Gazze'ye doğru bir gemi yola çıkmadı. Gazze'nin tarihi, stratejik sorumluluğuna karşı o gemilerin buradan gitmesi gerekir. Türkiye hala kocaman bir soykırım yaşanırken maalesef gerekli adımları atmıyor. Ümit ederim ki, Türkiye'nin sivil vicdanı da kısa zamanda harekete geçecek ve gemilerle ablukanın delinmesi için israile gerekli cevabı verecek." şeklinde konuştu.
"18 ülkeden aktivist ve 4 Avrupa ülkesinden parlamenter gemide yer alacak"
Hanzala Gemisi'nde 18 farklı milletten insanların bulunduğunu, 4 farklı ülkeden de parlamenterlerin yer alacağını belirten Songür, "Bu 18 kişi nasip olursa önümüzdeki 3 gün içerisinde İtalya'nın Gallipoli Limanı'na ulaşmış olacaklar. Oradan da Akdeniz'e açılacaklar. Gemide sembolik de olsa insani yardımlar bulunuyor. Özellikle ihtiyaç duyulan gıda ve hijyen malzemeleri bulunuyor. Ancak Hanzala Gemisi, özünde bir yük gemisinden öte bir aktivist gemisi. Asıl hedefi bu önemli şahısların ablukayı kırmak için Gazze Şeridi'ne doğru ilerlemesi ve orada gerekirse israle karşı yüz yüze mücadele etmesidir." dedi.
"9 bin kilometre öteden gelerek yardım ulaştırmaya çalışması Hanzala Gemisi, dibindeki Gazze'ye yardım ulaştıramayan Mısır için bir utançtır"
Gazze'ye insani yardımların ulaşması noktasında Mısır'ın büyük rol oynadığını hatırlatan Songür, "Teknik olarak Gazze'nin insani yardım koridorunun anahtarı Mısır'dadır ve Mısır neredeyse 2 seneye yakındır insani yardım geçişinin hızlandırılması adına hiçbir şey yapmadı. Hatta bununla da kalmadı geçtiğimiz günlerde dünyanın birçok ülkesinden Mısır'a 'Küresel Gazze Yürüyüşü' için gidenleri hukuksuzca de port etti, hatta işkence yaptı. Bu filoların Mısır'a da bir mesajı var. Sizler dibinizdeki Gazze'ye, size sadece 50 kilometre uzaklıkta olan Gazze'ye insani yardımlarınızı ulaştıramazken 9 bin kilometre öteden insanlar gelip insani yardım ulaştırmak istiyor. Bu Mısır yönetimi için bir utançtır. Ümit ediyoruz ki, Mısır halkı bu utancı daha fazla boyunlarında taşımazlar. Sivil vicdanın başlattığı bu harekete dâhil olarak Gazze'nin sınırına doğru hareket ederler." diye konuştu.
"İnsani yardımlar artarak devam etmeli"
İnsani yardımın elimizdeki en önemli silahlardan bir olduğunu, Gazze'de devam eden soykırım ve katliamlara karşı insani yardımların devam etmesi gerektiğini hatırlatan Songür, son olarak şu ifadeleri kullandı:
"İnsani yardım aynı zamanda bir baskı unsurudur. Maalesef son günlerde hem Türkiyeli Müslümanların hem de dünyanın sivil vicdanını, yardımların gitmediğine ilişkin bir duygu kapladı. Bu bir mücadeledir. Ne olursa olsun insani yardımların daha çok gönderilmesi gerekir. Bununla ilgili devletlerin daha çok baskı uygulaması için hükümetlere baskı yapılmalı. Bölgede bu yardımlardan sorumlu olan Kızılay, Kızılhaç, Birleşmiş Milletler ye da İslam İşbirliği Teşkilatı'na daha çok baskı uygulanmalı. İşin temelinde Mısır hükümetinin bu baskının ilk muhatabı olması gerekir. Dünyanın bir ucunda, Ekvator'dan değil Gazze'den bahsediyoruz. Böyle bir bölgede insanlar açlıktan ölüyorlar. Şu anda Gazze'de, sokak hayvanlarının yenilebilmesi için fetvalar yayınlandı. Bu İslam dünyası için bir utançtır. Hal böyleyken insani yardımların gitmesi için daha ne olması gerekir? Geçenlerde bir rapor yayımlandı ve Gazze'de 470 bin insanın kaybolduğu söyleniyor. Bu korkunç bir rakam… Gazze'nin yüzde 20'si demek. Türkiye üzerinden düşünecek olursak 20 milyon insanın katledilmiş olması anlamına gelir. Gazze'de böyle bir tablo yaşanırken, hiçbir şekilde uluslararası hukuk tanınmazken israil bizden kendisinin koyduğu saçma kurallara tabi olmamızı istiyor. Bu saçmalığı asla kabul etmiyoruz. Her ne olursa olsun başta israilin sonra da Mısır'ın dünyanın sivil vicdanının hedefinde olduğunu bilmesini istiyoruz. İnsani yardımlarımızı daha çok hazırlayacağız. Bölgeye daha çok yardım göndereceğiz. Nasipse önümüzdeki aylarda yeni filoların hazırlığını yapacağız. Tüm dünyanın sivil vicdanını tekrardan Akdeniz'e indireceğiz inşallah." (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Yaz tatilinin gelmesiyle birlikte, çocukların tatilde ekran başında mı yoksa dışarıda mı vakit geçirmesi gerektiği konusunu vatandaşlara sorduk. Bazı ebeveynler sıkı bir planlama yapmayı tercih ederken, bazıları ise "Çocuk çocukluğunu yaşasın" görüşünü belirtti.
Sağlıklı ilişkilerin tartışmasız değil, yapıcı iletişimle sürdürüldüğünü belirten Klinik Psikolog ve Aile Danışmanı Şeyma Önür, sosyal medyadaki yapay mutlulukların ise ilişkilere zarar verdiğini vurguladı.
Şanlıurfa İl Müftü Yardımcısı İbrahim Halil Aslan, küreselleşmeyle birlikte gelişen iletişim ağları ve sosyal medya kullanımının gençler üzerinde oluşturduğu olumsuz etkilere dikkat çekerek, ahlaki yozlaşmanın en büyük tehditlerden biri hâline geldiğini belirtti.