Gaziantep’teki cinayetin sırrı çözüldü

Gaziantep'te 45 gün önce arazide koyun otlatan bir çoban tarafından taş yığınları arasında bulunan ve kimlik tespiti yapılamadığı için 15 gün sonra kimsesizler mezarlığına defnedilen cesedin Suriyeli bir kadına ait olduğu ortaya çıktı.
Gaziantep'in Şahinbey ilçesinde Şubat ayında arazide koyun otlatan bir çoban tarafından taş yığınları arasında bulunan ve kimlik tespiti yapılamadığı için 15 gün boyunca Yeşilkent Mezarlığı morgunda bekletildikten sonra kimsesizler mezarlığına defnedilen cesedin kardeşleri tarafından boğularak öldürülen Suriyeli bir kadına ait olduğu ortaya çıktı.
Şahinbey ilçesi Hisarkaya Mahallesi kırsal bölgesinde koyun otlatan bir çoban tarafından 29 Şubat 2016 tarihinde bir taş yığını arasında bir kadın cesedi bulunmuştu. Çobanın ihbarı üzerine olay yerine gelen jandarma ekipleri cesedin kimliğini ve ölüm nedenini tespit etmek için Gaziantep Adli Tıp Kurumu'na götürülmüş, Adli Tıp'ta yapılan incelemede cesedin 25-35 yaş aralığında bir bayana ait olduğu, tespitten 2-3 gün önce öldürüldüğü ve yakılarak üzerinin taşlarla kapatıldığı tespit edilmişti.
15 gün boyunca Yeşilkent Mezarlığı morgunda bekletilen kadının cesedi, Suriyelilerin de yer aldığı kimsesizler mezarlığına defin edildi.
Olayın ardından Jandarma ekipleri tarafından başlatılan soruşturma kapsamında kadının otopsisinde, başka bir yerde öldürüldüğü ve daha önceden bel kısmından ameliyat edilip ve platin takıldığı, platinin üzerinde bulunan numaralardan hangi medikal şirket tarafından hangi hastanelere fatura ettirildiği araştırıldı.
Hastane yetkilileri ile yapılan görüşmelerde, ameliyat olan kişiler listesinde Gaziantep Dr. Ersin Aslan Devlet Hastanesi'nde 20 Haziran 2013 tarihinde ameliyat olan hastalar arasından kadının durumuna uyan 120 kişi belirlenmiş, bu kişiler arasında yapılan araştırma sonucunda maktulün Suriyeli Sihem Muhammet Ali olduğu tespit edildi.
Yapılan araştırma neticesinde kadının Kahramanmaraş'ta ikamet ettiği, adresinde yapılan araştırmada eşi A. M. ile şiddetli geçimsizlik nedeni ile ayrıldığı ve ağabeyi M.M.A. tarafından Gaziantep'e getirildiği tespit edildi. M.M.A.'nın iletişim bilgilerinin geriye dönük olarak incelenmesinde olaydan iki gün önce olay bölgesinde olduğu tespit edilerek 12 Nisan 2016 günü ikamet adresinde gözaltına alındı.
Şahsın yapılan sorgusunda kız kardeşi maktul Sihem Muhammet'i kardeşi A.M.A. ile beraber ticari taksi ile olay yerine götürerek namuslarını kirlettiğinden dolayı öldürdüklerini ve sonra da yakarak gömdüklerini itiraf ettiği belirtildi.
Gaziantep Valiliğinden yapılan açıklamada, Suriyeli kardeşlerin kız kardeşlerini öldürdükleri gerekçesiyle çıkarıldıkları mahkemece tutuklandığı belirtildi. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
İTTİHADUL ULEMA üyesi Molla Osman Teyfur, Gazze'deki vahşetin İslam ümmetinin dağınıklığının bir sonucu olduğunu belirterek, Müslümanların mezhep ve görüş ayrılıklarını bir kenara bırakıp, siyonist zulme karşı ortak direniş göstermesi gerektiğini vurguladı.
Ankara Kocatepe Camii'nden Mısır Büyükelçiliğine yürüyen Ankaralılar, Refah sınır kapısının açılması ve Gazze’ye yönelik soykırımın sona ermesi çağrısında bulundu.
Küresel Gazze Yürüyüşü kapsamında Mısır’da bulunan HÜDA PAR Mersin Milletvekili Faruk Dinç, kolluk kuvvetlerinin, Gazze destekçilerine yönelik saldırısında başından yaralandı.
HÜDA PAR Gaziantep Milletvekili Şahzade Demir, işgalci rejimin, İran’a yönelik saldırılarına ilişkin, “Ortadoğu’da ayağı yere basan tek ülke şu an Türkiye ve dolayısıyla sıra Türkiye’ye gelecektir. Bütün strateji ve politikalarımızın buna göre dizayn edilmesi gerekiyor.” dedi.