Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP) Dönem Sözcüsü İsmail Mansur Özdemir, Gazze’de 750 gündür insanlığın büyük bir ahlaki sınavdan geçtiğini belirterek, “Abluka ve aç bırakma, modern dünyanın bütün hukuk ve insan hakları sistemini yerle bir eden bir soykırım mekanizmasına dönüşmüştür.” dedi.

Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi’nde, Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK), Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP) ve Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi (AYBÜ) iş birliğiyle “Gazze'de Abluka ve Aç Bırakma: Sessiz İşleyen Bir Soykırım Mekanizması” başlıklı panel düzenlendi.

Panelin açılış konuşmasını yapan ANFİDAP Dönem Sözcüsü İsmail Mansur Özdemir, "Bütün dünyada, Gazze’deki ahlaklı direnişin yarattığı büyük küresel etkiyle beraber; Mağripten yola çıkarak, çöllerden yürüyen, Akdeniz’in sularından geçerek tarihin en önemli vicdani isyanını ortaya koyan dünya halklarını da selamlamak istiyorum. Aynı zamanda modern dünyanın var ettiği bütün çelişkileri, bütün kâbusları, bütün kırılganlıkları ortadan kaldıran bu yeni ahlakilik etrafında; post-Gazze’nin var ettiği yeni güçlü kültürel iklim etrafında, İngiltere’nin, Amerika’nın, İtalya’nın, İspanya’nın, Avrupa’nın, Asya’nın, Kuala Lumpur'un sokaklarını dolduran; yetmeyip 500 bin insanla Ankara’nın sokaklarından bütün dünyaya Kuvâ-yi Milliye ruhuyla, Çanakkale’deki direnişimizle, Kafkasya’daki ve Balkanlar’daki, Mağripteki büyük direnişlerimizle Gazze’deki direnişimizi tarih içinde yürüterek buluşturan Ankara halkını da buradan selamlamak istiyorum." dedi.

"Gazze’de 750 gündür süren soykırım, insanlığın vicdanını test ediyor"

Gazze soykırımın bugün, 750. gününde olduğunu hatırlatan Özdemir, "Tarihi bir gündem etrafında bir araya geldik. 750 gündür insanlık tarihinin, daha önce neredeyse hiç görmediği şekilde hem bir direnişle hem de ahlaksız bir saldırganlıkla muhatap oluyoruz. Bir tarafımız yüksek bir onuru taşırken, bir tarafımız bu zavallı soykırımı lanetlemekle geçiyor. İkinci yılının bittiği bu günlerde israilin ablukayı, aç bırakmayı, ilaçsız bırakmayı, susuz bırakmayı bir savaş aparatına, bir soykırım aparatına dönüştürdüğü; insan hakları, hukuk ve uluslararası modern dünyanın sistemi adına önümüze konulan bütün mevzuatın, bütün paradigmanın yerle bir olduğu bir gerçeklikle karşı karşıyayız." ifadelerine yer verdi.

ANFİDAP: Devlet, akademi ve sivil toplum etkileşimini sürdürüyor

Bugün politik amaçlarla kurgulanmış bir 'ara ateşkes' dönemini yaşandığını belirten Özdemir, şunları aktardı: "Tabi ahitsizlik konusunu ahlakı haline getiren israil ve siyonist düşünce, bugün de hemen hemen her gün birkaç Gazzeliyi katletmek suretiyle ahitlere yine sadakatsizlik yapıyor. Tabi bir taraftan Gazze halkının bu ateşkese olan ihtiyacını; özellikle çocukların, kadınların, yaşlıların, yaralıların ihtiyaçları çerçevesinde bu hassas dönemi biraz tahkim, biraz kavrama, biraz da anlamlandırma algılama ve aslına bakarsanız meselenin felsefi tarafına, meselenin aklımıza hitap eden sisteme hitap eden tarafıyla her akademik alanda da hikayenin mevcut metnini inşa etmeye çalışıyoruz. Bu anlamda Ankara Filistin Dayanışma Platformu, bundan önce olduğu gibi bugün de devletle, akademiyle, küresel organizasyonlarla ve diplomatik kuruluşlarla etkileşimini sürdürerek sizlerle bu güzel üniversite ortamında bir araya gelmiş olmanın memnuniyetini ve bahtiyarlığını yaşıyor."

Gazze soykırımı akademik gündeme taşınmalı

Son olarak Özdemir, "Bu konuda, sivil toplumun devletle ve akademiyle kurduğu bu güçlü etkileşimin önümüzdeki dönemde pek çok tematik çalışma yapan sivil toplum kuruluşuna ve platforma rehberlik etmesini, ön açıcı bir imkân olarak değerlendirilmesini arzu ediyorum. Ve bugün burada, tarihi bir buluşmada; Gazze’deki mevcut soykırımı bir metne dönüştürme, bu soykırımı hukuk, uluslararası ilişkiler ve sosyoloji perspektifinden masaya yatırma, akademinin ve araştırmacıların gündemine taşıma ve her şeyden önce insanlığın zihninde ve hafızasında kayda alma konusunda gösterdikleri gayret dolayısıyla TİHEK Başkanlığımıza, sayın başkanımıza, ekibine ve hususen üniversitemize çok teşekkür ediyor, saygılarımı sunuyorum." şeklinde belirti.

Konuşasından sonra AYBÜ Rektörü Prof. Dr. Ali Cengiz Köseoğlu'nın konuşmasıyla devam etti. (İLKHA)