HAMAS: İşgal, Gazze'de yeterli barınma imkânının sağlanmasını engelliyor
HAMAS Sözcüsü Hazım Kasım, Gazze Şeridi'ni etkileyecek olan aşırı yağışların sonuçları konusunda uyarıda bulundu.
Kasım, Gazze Şeridi'nde beklenen aşırı yağışlara karşı uyararak yerinden edilmiş kişileri barındırmak için ayrılan mevcut çadırların yağmura veya kış soğuğuna dayanıklı olmadığını, özellikle de işgal kuvvetlerinin yakıt girişine getirdiği kısıtlamalar nedeniyle bunun büyük bir sorun teşkil ettiğini vurguladı.
HAMAS Sözcüsü, yaptığı açıklamada, Gazze'deki feci insani durumun, tüm ilgili tarafların acil bir yardım operasyonu başlatmasını ve gerçek, uygun barınma merkezleri sağlamasını gerektirdiğini kaydetti.
İşgal kuvvetlerinin Ocak anlaşmasında belirtilen ve Ekim anlaşmasında tekrar teyit edilen insani yardım protokollerini uygulamaya zorlanması gerektiğinin altını çizen Kazım, "Gazze Şeridi'ndeki halkımız, ablukanın devam etmesi, uygun barınma araçlarının girişinin engellenmesi, insani yardımların kısıtlanması ve sınır kapılarının kapatılması yoluyla çoklu araçlarla sürekli bir imhaya maruz kalmaya devam ediyor; bu durum uluslararası toplumu sivil nüfusa karşı acil ahlaki ve politik sorumluluklarıyla yüzleştirmektedir." ifadelerini kullandı. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
ABD basınında yer alan haberlerde, ABD Sahil Güvenliği’nin Venezuela açıklarında bir petrol tankerine el koyduğu iddia edildi.
AFAD koordinasyonunda hazırlanan ve insani yardım taşıyan “24. İyilik Treni”, 28 bin gıda kolisi, 560 ton çeşitli gıda, 550 ton un ve 14 bin battaniyeden oluşan bin 300 ton insani yardımı Afganistan’ın Herat vilayetine ulaştırdı.
İslami Direniş Hareketi (HAMAS), işgal rejiminin sözde Yüksek Planlama ve İnşaat Konseyi’nin 764 yeni yerleşim biriminin kurulmasına onay vermesini, “toprağı yağmalamayı” ve Batı Şeria üzerinde tam kontrol dayatmayı amaçlayan genişlemeci politika kapsamında “yeni bir Yahudileştirme adımı” olarak nitelendirdi.
ABD merkezli çatışma izleme örgütü ACLED (Armed Conflict Location and Event Data), Suriye’de rejim değişikliğinin yaşandığı son bir yılda işgal rejiminin faaliyetlerine ilişkin kapsamlı bir rapor yayımladı.