ABD Başkanı Donald Trump, Karayip Denizi'nde 11 kişinin ölümüne yol açan saldırıyı "uyuşturucu ile mücadele" olarak sundu. Ancak Caracas yönetimi, Washington'un asıl hedefinin Venezuela'nın zengin petrol kaynakları olduğunu vurguluyor.

ABD Başkanı Donald Trump, Amerikan güçlerinin Karayip Denizi'nde düzenlediği saldırıda 11 kişinin öldüğünü duyurdu. Washington, saldırının "uyuşturucu kaçakçılarına" karşı yapıldığını savunurken, Venezuela yönetimi bunun gerçeği yansıtmadığını, ABD'nin kendi çıkarları için bölgede gerilimi tırmandırdığını belirtiyor.

Trump, Truth Social'daki paylaşımında öldürülenlerin Devlet Başkanı Nicolas Maduro'ya bağlı bir kartel üyesi olduğunu iddia etti. Ancak gözlemcilere göre bu söylem, ABD'nin Venezuela'nın zengin petrol rezervlerini kontrol altına almak için kullandığı bir bahaneden ibaret.

Dışişleri Bakanı Marco Rubio ise "ABD tüm gücüyle bu çetelere karşı savaşacak" diyerek Washington'un bölgedeki askerî varlığını meşrulaştırmaya çalıştı. Oysa gerçek, ABD'nin Karayipler'e yeni savaş gemileri göndermesiyle birlikte enerji kaynaklarına yönelik baskısını artırması.

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, ülkesinin defalarca Washington'un ekonomik yaptırımları ve darbe girişimlerine maruz kaldığını hatırlatarak, "Amerika, uyuşturucu bahanesiyle bizi köşeye sıkıştırmaya çalışıyor. Asıl hedefleri, halkımızın petrolü ve doğal kaynaklarıdır" dedi.

ABD yönetimi ise Maduro'nun yakalanması için 50 milyon dolarlık ödül koyarak gerilimi tırmandırıyor. Uzmanlar, Washington'un "uyuşturucu karteli" suçlamalarının, Irak'ta kullanılan "kitle imha silahları" bahanesine benzediğini ve asıl amacın Venezuela'nın bağımsızlığını zayıflatmak olduğunu söylüyor.

Latin Amerika'da pek çok ülke, ABD'nin bölgedeki askerî hamlelerini emperyalist bir müdahale olarak değerlendiriyor. Karakas yönetimi ise "topraklarımızı ve kaynaklarımızı sonuna kadar savunacağız" diyerek halkına direniş çağrısında bulundu. (İLKHA)