Batı ve medyasının İslam ve Müslüman düşmanlığı Ukrayna krizinde ayyuka çıktı

Rusya'nın saldırısının ardından Ukrayna'dan kaçanlara hayranlıklarını bildiren Batı ve medyası, işgal edilen İslam topraklarından hicret etmek zorunda kalan Müslümanlara ise ırkçı söylemlerde bulunarak İslam düşmanlığını sergiliyor.
Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırıları sürüyor. Her iki taraftan yüzlerce sivil ve askerin öldüğü saldırılarda, yüz binlerce kişi de komşu batılı ülkelere sığınmak zorunda kaldı.
Müslüman göçmenlere kapılarını kapatan Avrupa ülkeleri, Hristiyan dindaşlarına ise bu kapıları ardına kadar açmış durumda.
ABD, Rusya ve AB ülkelerinin İslam topraklarındaki işgalinin ardından yaptığı katliamlarla milyonlarca Müslümanın ölümüne, talan ve yıkımlarına ses çıkarmayan batı, söz konusu dindaş ve fikirdaşları olunca milyarlarca dolar silah ve insani yardım ile geniş çaplı yaptırımlarda bulunuyor.
Batı medyasının ırkçı söylemleri tepki çekti
Batı medyası da Ukrayna'ya yönelik Rus saldırısının başlangıcından bu yana, ırkçı söylemler ve kıyaslarda bulunuyor.
Özellikle ABD ve İngiltere merkezli medya kuruluşlarında, son günlerde Müslüman göçmenlere yönelik ırkçı söylemlerde artış yaşandığı görüldü.
"Burası Irak ya da Afganistan değil"
ABD'li CBS kanalı muhabiri canlı yayında, "On binlerce insan Kiev'i terk etmeye çalışıyor ve sayı gittikçe artacak. İnsanlar sığınaklarda saklanıyor. Burası Irak ya da Afganistan gibi onlarca yıldır çatışmaların olduğu bir yer değil. Burası nispeten medeni ve Avrupalı bir şehir." dedi.
İngiliz yayın kuruluşu BBC'de yayına bağlanan bir yorumcu ise , "Bu benim için çok dokunaklı bir durum. Çünkü 'mavi gözlü sarışın' Avrupalılar her gün Putin'in füzeleri ve helikopterleriyle öldürülüyor." ifadelerini kullandı.
İngiliz yayın kuruluşu SKY News'e Polonya'dan bağlanan muhabir, "Şimdi, Ukraynalılara karşı imkansız bir şey gerçekleşti. Ve o, bir gelişmekte olan, üçüncü dünya ülkesi değil. Bir Avrupa ülkesi." diye belirtti.
"Bunlar Suriye'den gelen mülteciler değil!"
NBC Londra muhabiri de "Bunlar Suriye'den gelen mülteciler değil, Ukrayna'dan gelen mülteciler. Hristiyanlar, beyazlar, bize kültür olarak çok yakınlar." dedi.
Fransa merkezli BFM TV'de süreci değerlendiren Ulysse Gosset ise "21. yüzyıldayız, bir Avrupa şehrindeyiz ve sanki Irak'ta veya Afganistan'daymışız gibi seyir füzesi ateşimiz var, hayal edebiliyor musunuz!" ifadelerini kullandı.
İşgal ve katliamı, sadece Irak ve Afganistan gibi İslam topraklarına reva gören beyanlarda bulunan batı medyası, Ukrayna'da benzer işgal ve saldırıların gerçekleşmesini kabullenemiyor.
Batı medyası, "bizden" dedikleri, "sarışın, mavi gözlü" Ukraynalılara hayranlıklarını sıralarken, "Bunlar Suriyeli değil" diyerek İslam düşmanlıklarını bir kez daha açığa vuruyor. (İLKHA)
Rusya'nın saldırısının ardından Ukrayna'dan kaçanlara hayranlıklarını bildiren Batı ve medyası, işgal edilen İslam topraklarından hicret etmek zorunda kalan Müslümanlara ise ırkçı söylemlerde bulunarak İslam düşmanlıklarını sergiliyor. #UkraineRussia pic.twitter.com/TNtTtiv4NO
— İLKHA.TV / İLKE.TV (@ilkhatv) February 28, 2022
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Kafkasya’nın bağrından kopan bir direnişin, özgürlük ve onur uğruna verilen bir mücadelenin adıydı Cevher Dudayev. Bundan tam 29 yıl önce, 21 Nisan 1996’da, bir Rus füzesiyle şehit edilen Dudayev, hâlâ Çeçen halkının gönlünde bir kahraman, bir yol gösterici olarak yaşıyor.
Mardin’de yaşanan ciddi kuraklıkla ilgili önemli açıklamalarda bulunan Mardin Artuklu Üniversitesi Kızıltepe Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Doğan, kuru tarım yapılan alanlarda artık verim alınamayacağını ve ciddi ürün kayıpları yaşandığına dikkat çekti.
New York Times: Trump'ın Avrupa müttefiklerine bakışı alarm veriyor!
Kapitalist düzene ve küresel siyonizme azim, kararlılık ve ciddiyetle karşı duran Prof. Dr. Necmettin Erbakan, vefatının 10'uncu seneyi devriyesinde rahmet ve minnetle anılıyor.