Siirt Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanlığı'nın düzenlediği programa resim sergisiyle destek veren Düşünce ve Medeniyet Topluluğu, Gazze'deki zulme dikkat çekerek uluslararası toplumu harekete geçmeye çağırdı.

Siyonist işgal çetesinin giderek artan zulmüne karşı tepkiler yükselirken, Gazze'deki insanlık drama karşı Siirt Üniversitesi Eğitim Fakültesi'nin öğrenci toplulukları ve akademisyenleri, sessizliği bozarak uluslararası toplumu harekete geçmeye çağırıyor.

Düşünce ve Medeniyet Topluluğu, Gazze'deki vahşete dikkat çekmek amacıyla resim sergisi düzenleyerek destek verirken, topluluk başkanı Abdülaziz Akça, "İslam ümmetinin dağınıklığı ve parçalanmışlığı, mazlum Filistin halkını kuduz köpek israile yem haline getirdi." ifadeleriyle tepkisini dile getirdi.

"Bu katliamlar ne yazık ki artık dayanılmaz seviyelere yükseldi"

Abdülaziz Akça

Siyonistlerin katliamlarının gün geçtikçe arttığını belirten Siirt Üniversitesi Düşünce ve Medeniyet Topluluğu Başkanı Akça, "Bu katliamlar ne yazık ki artık dayanılmaz seviyelere yükseldi. İslam ümmetinin dağınıklığı ve parçalanmışlığı, mazlum Filistin halkını kuduz köpek israile yem haline getirmiştir. İnsanlığın vicdanı olan tüm dünya, Avrupa'daki üniversite öğrencileri, devletlerini harekete geçirmek pahasına cop, biber gazı yeyiyor hatta kariyerlerini feda ediyorlar. Hayatlarını ortaya koyuyorlar. Bizler de insanları bilinçlendirmek için sahada olacağız.' ifadelerini kullandı.

"israil, Filistin halkına zulmetmekten hiç kaçınmadı. Biz de sessiz kalarak sürekli fırsat verdik"

Perihan Türer

İşgal çetesinin sessizlikten güç aldığını ifade eden, sınıf öğretmenliği 4. sınıf öğrencisi Perihan Türer, "israil, hiçbir zaman Filistin halkına zulmetmekten çekinmedi. Bizler de susarak sürekli fırsat verdik. Avrupa'da öğrencilerin ve halkların bu zulme ses yükseltmesi bir inanç değil, insanlık meselesidir. Müslüman değil insan isek, bu zulme ses çıkarmalıyız. Önce hastaneleri bombaladılar, sonra kadınların namusunu kirletmeye çalıştılar, şimdi de Refah kentini bombalıyorlar. Biz ses çıkarmadığımız sürece katliamlarına devam edecekler. Artık buna bir dur dememiz gerekiyor. Sessizliğin, zulmün sonu olmalı. Bizler bir bilinç uyandırmak istiyoruz. İnsanlar, sosyal medyada bu zulme tanık olduklarında izlemek istemedikleri, görmeye dayanamadıkları bu zulmü gündemde tutmaya, unutturmamaya çalışıyoruz." şeklinde konuştu.

"Gazze, insani ve İslami sorumluluğumuzdur. Biz bunu yerine getirmeye çalışıyoruz"

Mahmut Kızılel

Düşünce ve Medeniyet Topluluğu Başkan Yardımcısı Mahmut Kızılel, Gazze'de devam eden büyük zulüm ve katliamı dile getirdi.

Kızılel, "Gazze'deki süreç uzadıkça, toplumumuzda sistematik bir duyarsızlık oluştu. Bu duyarsızlığı sonlandırmak ve Filistin'deki katliamı gözler önüne sermek, toplumda farkındalık oluşturmak için Siirt Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanlığı'nın düzenlediği Gazze programına resim sergisi açarak destek verdik. Avrupa'daki tüm üniversitelerde öğrenciler ve akademisyenler, geleceklerini tehlikeye atarak bu zulme dur diyorlar, bu zulmün karşısında duruyorlar. Bizim de bu farkındalıkta olmamız gerekiyor. Gazze, insani ve İslami sorumluluğumuzdur. Biz bunu yerine getirmeye çalışıyoruz.' şeklinde konuştu.

"Refah'ta yaşanacak benzer bir katliamı önlemek için güçlü bir duruş sergilemeliyiz"

Hasan Basri Memduhoğlu

Gazze'deki katliamı önemle vurgulayan Siirt Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Basri Memduhoğlu, bölgedeki sessizliğin kaygı verici olduğunu belirtti. Öğrencilerin düzenlediği etkinliklere destek vermenin kritik bir öneme sahip olduğunu vurgulayarak, akademisyenler ve eğitimcilerin bu sorumluluğu üstlenmesi gerektiğini dile getirdi.

Gazze için düzenlenen resim sergisini ziyaret eden Siirt Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Basri Memduhoğlu, "Gözlerimizin önünde tarihin en vahşi katliamlarından birine tanıklık ediyoruz. 15 bin çocuk ve 10 bin kadının öldüğü bu soykırımı görmezlikten gelmemiz mümkün değil. Bölge ülkelerinin sessizliği ise üzücü. Batıda vicdanlı insanların yükselen seslerini duyuyoruz. Üniversitelerde başlayan bu eylem dalgasını desteklemek için öğrencilerimiz farklı etkinlikler düzenledi. Sanatsal gösteriler, kermes ve eylem çadırlarıyla destek verildi. Akademisyenler, hocalar, öğrenciler olarak bu duruşu sergilemeliyiz. Refah'ta yaşanacak benzer bir katliamı önlemek için güçlü bir duruş sergilemeliyiz. Seyirci kalamayız, sessiz kalamayız. Özellikle akademisyenlerin ve eğitimcilerin bu sorumluluğu yerine getirmesi gerekiyor," çağrısında bulundu. (İLKHA)