Molla Mehmet Şenlik: "Mısır zindanlarındaki Müslümanları sürekli gündemimizde tutmalıyız"

Darbeci Sisi tarafından hapse atılan ve mahkeme salonunda Şehid olan Mısır'ın seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin şehadetinin üzerinden bir yıl geçti.
Şehid Muhammed Mursi'nin Mısır halkı tarafından seçilen ilk Cumhurbaşkanı olduğunu vurgulayan Molla Mehmet Şenlik, İLKHA'ya yaptığı açıklamalarda, Mursi'nin Cumhurbaşkanı olmasıyla körfez ülkelerinin, Suudi Arabistan'ın, ABD'nin ve israil'in rahatsız olmasından dolayı darbe yapıldığını söyledi.
Darbe günü Mursi'yi desteklemek için sokaklara çıkan insanların katledildiğini belirten Şenlik, "Uluslararası hukuk kurallarına göre 'demokrasi' dedikleri usulle hükümetler devleti yönetmek için başa geçer. Mısır eskiden beri darbeler ülkesi olduğu halde ilk olarak Muhammed Mursi (Rahmetullahi aleyhi) halkın yüzde 56 gibi oyların desteğiyle iktidara geldi. Muhammed Mursi'nin iktidara gelmesiyle başta ABD ve bazı kesimleri rahatsız etti çünkü eskiden beri ABD'nin Mısır üzerinde sürekli hakimiyeti vardı." dedi.
"Muhammed Mursi mahkeme salonunda Şehid oldu"
Şenlik, "Sürekli Mısır'da ordu tarafından bir darbe yapılıyor ve devlet başına geliyor. Arap Baharı dedikleri ayaklanmanın neticesinde Hüsnü Mübarek'i hükümetten indirdiler. Bunun ardından uluslararasında da takip edilen meşru bir şekilde bir seçim yapıldı ve iktidara geldi. Mursi'nin iktidara gelmesini körfez ülkeleri, Suudi Arabistan, ABD ve siyonist işgal çetesi iş birliği yaparak 'ekonomik sorun' adı altında bunu kabul etmediler. Sisi'yi ayarlayıp darbe yaptırarak Cumhurbaşkanlığına getirdiler. Mursi'yi destekleyen Cemaat-i İslami ve İhvan-ı Müslimin Harekâtı üyelerini ve destekleyenlerini zindanlara attılar ve halen de zindanlarda ezilmektedirler. Muhammed Mursi mahkeme salonunda şehit oldu. Darbe yapıldığında Mursi'yi destekleyen kesim sokaklara çıktıklarında İsrail tarafından oluşturulan baltacılar gurubu baltayla onları katlediyordu." ifadelerini kullandı.
"Uluslararası hukuk, söz konusu Müslümanlar olunca kördürler, sağırdırlar ve dilsizdirler"
Mısır zindanlarına atılanların yaşam koşullarının zor olduğunu hatırlatan Şenlik, "Darbe yapıldıktan sonra İhvan-ı Müslimin Rehberlik Konseyinin çoğunu cezaevine attılar. Bazıları ise fırsatını bulup hicret etmek zorunda kaldı. Cezaevlerinde atılanlar ise büyük işkencelere maruz kalıyorlar. Mısır zindanları bizim bildiğimiz zindanlardan değildir. Mısır zindanlarında elektrik, temizlik hilyeni, aileleriyle görüşme imkanları, sağlık koşulları yok ve çok kuytu yerlerdedir. Zindanda kalanların yaşaması için sadece kuru ekmek veriyorlar. Mısır mahkemelerinde ise ordunun atadığı savcılar ve hâkimler bulunur ve istediklerini asar istediklerini öldürürler ne de olsa soran ve sorgulayan kimse yok. Uluslararası hukuk, söz konusu Müslümanlar olunca kördürler, sağırdırlar ve dilsizdirler ama Mısır zindanlarında yapılan işkenceler başka ülkelerde olsaydı Avrupa ülkeleri dünyayı ayağa kaldırırlardı." diye konuştu.
"Devlet başkanları Mısır'ı gündemlerine almalı ki dünya kamuoyu duysun"
Mısır zindanlarında kalan Müslümanların unutulmaması gerektiğine dikkat çeken Şenlik, "Darbeyle birlikte Mısır zindanlarına düşen Müslümanlar neredeyse unutuldu. Zindanlarda kalanların sesi olmak için sürekli onları medya aracılığıyla tüm dünyaya duyurmamız gündem haline getirmemiz gerekir. Onları zalimlerin eline bıraktığımız vakit onlara hiç acımazlar, merhamet etmezler ve birer birer şehit edecekler." dedi.
Bu çağda medyanın dünyada birinci güç haline geldiğini ve sosyal medyanın dünyayı yönlendirdiğini belirten Şenlik, "Mısır'da yaşanan zulümleri medyada sürekli gündem haline getirmemiz lazım. TV'lerde oturumlar yapılması, gazetelerde sürekli ilan edilmesi ve köşe yazılarında devamlı bunlara yer verilmesi gerekiyor. Çünkü onlar bizim gözbebeğimizdirler. Onları zalimlerin eline bıraktığımız vakit onlara hiç acımazlar, merhamet etmezler ve birer birer şehit edecekler. Bir önemli güç de devlet başkanlarının konuşmaları ve gündemlerine almalarıdır ki dünya kamuoyuna duyurmamız gerekiyor. Mısırdaki kardeşlerimizin de oradaki zulümleri görüntüleyip paylaşmaları lazım ve bizimde onlara yardım etmemiz gerekiyor." şeklinde konuştu. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Malatya'da Alan Yeterlilik Testi'ne (AYT) katılan adayların kimi, soruların oldukça zorlayıcı olduğunu ifade ederken, kimileri ise kolay geçtiğini ve hedefledikleri üniversiteleri kazanacaklarını dile getirdi.
Batman'da TYT heyecanı yaşayan 30 bin adaydan kimisi sınavın kolay olduğunu söylerken, kimisi özellikle Türkçe ve matematik sorularında zorlandığını ifade etti. Adaylardan ortak dilek ise başarılı bir sonuçla üniversite hayaline ulaşmak.
Adana’da Temel Yeterlilik Testi (TYT) sınavına giren öğrenciler, sınav sonrası duygularını İLKHA mikrofonuna anlattı. Sınav süreciyle ilgili konuşan öğrenciler ve veliler, eğitim sistemine yönelik eleştirilerini de dile getirdi.
İslami ölçülerde yapılan düğünlerin modern toplumda da karşılık bulduğunu belirten Özlem Ajans sanatçılarından Selami Güneş ve Mustafa Altıntop, mahremiyet ve içeriğe dikkat edilen düğünlerin anlamlı olduğunu, sanatla buna katkı sunmaya çalıştıklarını vurguladılar.