Hazreti Muhammed Aleyhisselam ve Hazreti Musa Aleyhisselam’ı hakaret içerikli karikatürize eden Leman sözde Dergisine kendisi de tepki gösteren Avukat İrfan Ceylan, bu tür provokatörlerin önüne geçmek için Hazreti Muhammed Aleyhisselam’a has bir kanun maddesinin çıkarılmasının zaruri olduğunu vurguladı.

Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed (Sallallahu Aleyhi Vesellem) ve Hazreti Musa'yı (Aleyhisselam) hakaret içerikli karikatürize eden sözde mizah Leman Dergisine tepki tepkiler çığ gibi büyüyor.

Derginin 26 Haziran tarihli sayısında Hazreti Muhammed (Sallallahu Aleyhi Vesellem) ve Hazreti Musa'ya (Aleyhisselam) yönelik hakaret içerikli karikatürlerin yayımlanmasının ardından, mevcut yasaların dini değerlere hakaret sürecindeki işleyişi hakkında Avukat İrfan Ceylan, İLKHA’ya önemli değerlendirmelerde bulundu.

Ceylan, bu tür alçakça saldırı ve eylemlerin önünü alabilmek için Hazreti Muhammed Aleyhisselam’a (Sallallahu Aleyhi Vesellem) has bir kanun maddesinin çıkarılmasının elzem olduğunu, aksi takdirde bu gibi provokatörlerin önüne geçilemez bir hal alacağını kaydetti.

Konuşmalarına yapılan eylemi lanetleyerek başlayan Ceylan “Öncelikle Leman dergisinin Peygamber Efendimiz Aleyhisselam’a karşı yapmış olduğu eylemi ben de her Müslüman gibi kınıyor ve lanetliyorum. Bu paylaşımla ilgili İstanbul Savcılığı tarafından bir adli soruşturma başlatıldı ve ilgili şahıslar bu soruşturma neticesinde gözaltına alındılar. Çünkü bir kamuoyu oluşmuş durumda.” dedi.

“İlgili maddede öngörülen cezaların herhangi bir caydırıcılığı yok”

Gözaltına alınanların cezalarında herhangi bir caydırıcılığının olmadığını dile getiren Ceylan “Yalnız burada dikkat edilmesi gereken durum soruşturma neticesinde gözaltına alınan şahıs Türk Ceza Kanunu’nun 216’ncı maddesi çerçevesinde gözaltına alındı. Kanun maddesinin düzenlenmesi; halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme suçundan gözaltına alındı. Yalnız ilgili maddede öngörülen cezaların herhangi bir caydırıcılığı yok. Dolayısıyla bu eylemlerin artma ihtimali olabilir. Çünkü ortada ciddi bir müeyyide, ciddi bir yaptırım yok. Malum olduğu üzere ülkemizde anayasada basın özgürlüğü denilen bir kavram var. Evet basın her insan gibi özgür olmalı, fikirlerini ve düşüncelerini açıkça ve özgürce ifade edebilmeli. Ancak bu fikir ve düşünceleri izah etmeye çalıştığı veyahut da açıklamaya çalıştığı zaman başkasının inancına, başkasının özgürlüğüne tecavüz etmemesi gerekiyor, bunun bir sınırı var. Bizim özgürlük alanımız, başkasının özgürlük alanının sınırına vardığımız kadarıyladır. Dolayısıyla bu özgürlük meselesini kötü kullanmamak lazım.  Özgürlük kapsamında insanlara hakaret edecek, ondan sonra insanları küçük düşürecek veyahut bir grubu aşağılayacak şey sonuçlara varılmamalı. Onun için burada kasıtlı bir saldırı olduğunu düşünüyorum.” şeklinde aktardı.

“Bu içerik, Peygambere tabi olan Müslümanlar için büyük bir saldırıdır”

Ceylan, bu tür eylemlerin önünü alabilmek için Hazreti Muhammed Aleyhisselam’a has bir kanun maddesinin çıkarılmasının zaruri olduğunu vurgulayarak “Yapılan karikatür yeryüzüne rahmet olarak gönderilmiş bir Peygamberin bu şekilde resmedilmesi açıkça Peygambere tabi olan Müslümanlar için büyük bir saldırıdır. Müslümanlar bu anlamda tepkilerini ortaya koyarak, gereken protestolar, eylemler yapıldı. Bunların olması güzel şeyler ama bu meselenin önüne geçmek için bununla ilgili önemli bir yaptırımın bütün olması lazım. Dolayısıyla Hazreti Muhammed Aleyhisselam’a has bir kanunun çıkarılması veyahut bir kanun maddesinin düzenlenmesi gerekir. Genel kavramdan ziyade halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme suçundan ziyade Peygamber'e (Sallallahu Aleyhi Vesellem) münhasır O’na has bir kanun maddesi çıkarılıp öngörülen ceza miktarları da artırılırsa bu eylemlerin önüne bir nebze geçilmiş olur.

Karikatüre baktığımız zaman Peygamber Efendimiz Aleyhisselam’ın ümmetinin sanki Yahudi kavmine saldırı yapıyormuş gibi resmedilmesi bilinçli yapılan bir şeydir. Yeryüzüne rahmet olarak merhameti olarak gönderilen bir Peygamber'in (Sallallahu Aleyhi Vesellem) ki kendi öz amcasını şehit eden Hazreti Vahşi’yi bile affetmesi O’nun ne kadar merhametli ve rahmet sahibi olduğunu gösterir. Dolayısıyla onun bu şekilde resmedilmesi kabul edilemez bir şeydir. Bizim yegâne önerimiz, yegâne rehberimiz, yegane liderimizdir. Müslümanların bunu kabul etmemesi çok güzel ve hoş bir şey. Ancak Peygamber Efendimiz'e (Sallallahu Aleyhi Vesellem) has bir kanun maddesinin bizim ülkemizde elzem olduğu zaruri olduğu çok nettir. Bunun kesinlikle yapılması lazım. Aksi takdirde bu gibi durumların önüne geçemeyiz.” ifadelerine yer verdi.

Eylemi yapan ve neticede gözaltına alınan şahısların sadece kamuoyu baskısı sebebiyle tutuklanma ihtimalinin olduğunu kaydeden Ceylan “Eğer bugün bu saldırıyı gerçekleştiren şahıs, tutuklanacaksa kanun maddesinin ön gördüğü cezadan dolayı değil, çünkü 216’ncı kanun maddesi çok zayıf, bugün tutuklanacaksa bu şahıs tamamen kamuoyu baskısı sebebiyle tutuklanacağını düşünüyorum. Bu da çözüm ve çare değil. Müslümanların yegâne liderine saldıran bir şahıs bu tutuklanıp bir hafta sonra salıverilir. Bu minvalde yapmış olduğu eylem de yanına kâr kalmış olur.” şeklinde dile getirdi.

“Caydırıcı olmadığı için bu tür saldırılar sürekli olacak”

Mevcut yasalar dini değerlere hakareti ne şekilde tanımlar sorusuna cevap veren Ceylan “Bu soru geniş bir kavramdır. Ancak bunu özelleştirme bu durumu yapılabilir. Yani burada bunun ismi koyulabilir. Bunun anlamını ve manasını herkes kafasına göre bir yere çekiyor. Caydırıcı olmadığı için bu tür saldırılar sürekli olacak. Bu işin caydırıcılık taşıması lazım ki aksi halde önü alınmaz.  Öngörülen cezanın basitliği, kanun maddesinin zayıflığı bu tür kötü niyetli ve ortalığı karıştırmak isteyen insanların eylemlerini engellemez.” ifadelerini kaydetti. (İLKHA)