Çocuk yetiştirmede bilinçaltına atılan tohumların önemi ve bu süreçte dikkat edilmesi gerekenlere dair konuşan Aile Danışmanı Şüheda Derya Terzi, "Sözden daha çok davranışlar çocuklarda etki ediyor. Çocuklara nasihat vermek yerine söylenmesi gerekeni davranış olarak gösterirseniz çocuk da onu alacaktır." dedi.

Toplumun geleceği olan çocukların yetiştirilmesinde bilinçaltına atılan tohumlar ve ebeveynler arasındaki ilişkinin öneminde dair İLKHA muhabirine konuşan Aile Danışmanı Şüheda Derya Terzi, ailede sevgi ve saygının, ebeveynler arasında aynı dili konuşmanın çocuk yetiştirmede büyük rol oynadığını ifade etti.

"Sözden daha çok davranışlar çocuklarda etki ediyor"

Terzi, "Çocukların bilinçaltına bir tohum ekmeden önce kendi yaşantımız içerisinde bilinçaltımızda olan konularla ilgilenmek gerekir. Eğer o tohumların olduğunun farkına varıp bu konuda bilinçlenirsek, kendi kök ailemizden ayrışıp bilinçaltına attığımız tohumların farkındalığını oluşturabilirsek, o zaman çekirdek ailemizdeki çocukları yetiştirirken nasıl bir farkındalık oluşturacağımızı ve onların bilinçaltında nasıl bir tohum atacağımızı netleştirmiş ve orada farkındalık oluşturmuş olacağız. Bunun için her zaman söylediğimiz gibi insanın kök ailesi ile çekirdek ailesini ayrıştırarak kendi sistemini göre hareket etmesi gerekir. Bu noktada çekirdek ailemizde davranışlarımızda kök aileden gelen bilinçaltının hareketleriyle mi yoksa çekirdek ailemizin dinamiğiyle mi hareket edip etmediğimizi tespit etmemiz gerekir. Bu tespitten sonra yol tayin ediliyor. Bu anlamda sevgi, saygı ve önce eş olabilmenin farkındalığını bilmemiz gerekir. İnsan eş olabilirse doğru ebeveyn olma yolunda adım atabilir ve o zaman çocuklara da daha iyi etki edebiliyor. Zaten aile içerisinde doğru davranışları birbirinize sergilediğinizde çocuk da bunu bilinçaltında kodlamaları yapıyor. O tohumları da davranış olarak atmış oluyoruz. Sözden daha çok davranışlar çocuklarda etki ediyor. Çocuklara nasihat vermek yerine söylenmesi gerekeni davranış olarak gösterirseniz çocuk da onu alacaktır." diye konuştu.

"İyi bir karı-koca rolünü başarıyla tamamlayamayanlar, ebeveyn rolüne geçişte başarı elde edemezler"

"Genelde ebeveyn rolümüzü üstlenirken kök ailede bilinçaltımıza yüklenen anne ya da baba rolüyle mi yoksa ailemizin dinamiklerine göre mi hareket ediyoruz?" sorusunu sorarak konuşmasını sürdüren Terzi, "Bunu iyice tespit etmek gerekir. Çoğunlukla kök aileden alınan öğretilerle beraber, babanın verdiği tepkileri bilinçaltımıza işleyerek, 'baba rolü böyle olmalı' söylemleriyle davranışa dönüştürüp bir sistem oluşturabiliyorlar. Bunlar da bilinçaltının kök aileden aktarımla gerçekleşen davranışlardır. Dolayısıyla kök ailenizde var olan davranışları çekirdek ailenize yansıtmaya çalışırsanız burada bir çatışma olması kaçınılmazdır. Örneğin her şirketin sistemi farklıdır. Bir şirketin sistemini başka bir sisteme uygularsanız uymayacaktır ve başarı elde edilemeyecektir. O yüzden her ailenin kendi dinamiğine göre hareket edilmesi gerekir. Bu bağlamda baktığımızda eşler kendi sınırlarını koruyarak iletişim dillerine önem verirlerse aktarım kolay olacaktır. Birbirlerini anlamayan eşler iyi birer ebeveyn olamayacaklardır. İyi bir karı-koca rolünü başarıyla tamamlayamayanlar, ebeveyn rolüne geçiş yapıp orada başarı elde edemeyeceklerdir. Çünkü bu bir silsiledir. Evlendiğinizde iki kişi olarak evlenirsiniz ve bu iki kişinin tamamlanma süreci vardır. Burası tamamlandığında ebeveyn rolüne geçiş yapılır. Eğer bu geçiş noktalarını birbirine sağlam bağlarsak aile içerisindeki dinamikler de daha sağlam olacak. Dolayısıyla da çocuğa aktarım da daha sağlıklı olacaktır. Bu noktada da ebeveynlerin herhangi bir fikir ayırımında çocuğa söyleyecekleri şeylerde tartışmaya girmeden konuyu farklı bir zamanda müzakere etmek daha iyi olacaktır. Aksi takdirde hem kendi aralarında çatışma olacak hem de çocuğun iç dünyasında karmaşa olacaktır." şeklinde konuştu. (İLKHA)