Hizbullah Cemaati'nin önde gelen isimlerinden Molla Muhammed Said Varol, vefatının ikinci yıl dönümünde ailesi, sevenleri ve dava arkadaşları tarafından kabri başında rahmet ve minnetle yâd edildi.

12 Haziran 2018’de elim bir trafik kazası sonucu vefat eden Hizbullah Cemaati'nin önde gelen isimlerinden Molla Muhammed Said Varol, vefatının sene-i devriyesi nedeniyle kabrini ziyaret eden ailesi, sevenleri ve dava arkadaşları, Fatiha ile Yasin Suresi'ni okuyup rahmet ve minnetle yâd ettiler.

Varol’un dava arkadaşlarından Mustafa Bozkurt, onun güzel ahlakı kendisine şiar edinen bir kişiliğe sahip olduğunu söyledi.

“Seyda, Resulullah’ın varisiydi”

Molla Muhammed Said Varol ile uzun yıllar önce tanıştıklarını belirten Bozkurt, “Seyda’dan güzel ahlak gördük. Güzel ahlak konusunda Resullullah’ı (Sallallahu Aleyhi Vesellem) kendine örnek edinmişti. Seyda büyüklerine karşı son derece saygılı olan bir insandı. İçinde bulunduğu İslami hareket içerisinde en üst seviyelerde olmasına rağmen kendisine ağabey diyenlere karşı asla hürmetten vazgeçmezdi. Seyda gençlere karşı son derece şefkatliydi. Seyda Resulullah’ın varisiydi. ‘Alimler Peygamberin varisidir’ hadisine tam manasıyla uygun bir insandı.” diye konuştu.

Mustafa Bozkurt

“Hazreti Ali gibi ilim dolu bir insandı”

Molla Muhammed Said Varol’un ilmi çok sevdiğini ve binlerce talebe yetiştirdiğini vurgulayan Bozkurt, konuşmasına şöyle devam etti:

“Seyda aynı zamanda mücahit bir insandı. Aynı zamanda Hazreti Ebu Bekir’in Sıddık vasfını kazanmış bir insandı. Seyda Hazreti Ömer gibi Faruk konumundaydı, hak ile batılı ayırt edici kelimeleri, tavırları vardı. Seyda’nın Hazreti Ömer gibi yerinde tespitleri vardı. Seyda’nın Hazreti Osman gibi iffeti, ahlakı en üst seviyedeydi. İffetsizliğin olduğu ortamda hiçbir zaman bulunmaz, o ortamlardan nefret ederdi. Hem cezaevinde hem de cezaevi dışındaki hayatında bu ahlakına herkes şahittir. Küçük büyük herkesin kendinden razı olduğu bir insandı. Hazreti Ali gibi ilim dolu bir insandı. Binlerce talebe yetiştirdi. Cezaevinde kaldığı süre içerisinde sürekli olarak talebeler yetiştirdi. İnşallah arkasından gelenler Seyda’yı tam manasıyla idrak edip onun yerini doldururlar. Biz ondan razıydık, Allah da ondan razı olsun.”  

Selim Özdemir

“İlme âşık biriydi”

Molla Muhammed Said Varol’un bir diğer dava arkadaşı Selim Özdemir ise O’nun ilme sevdalı biri olduğunu ifade etti.

Özdemir, “Seyda Molla Said gerçekten de ilme âşık bir insandı. Neye inanıyorsa öyle yaşardı. Bazı insanlar vardır okumuşlardır ama okuduklarını yaşamıyorlar. Seyda’da gördüğüm en belirgin özelliği İslam davasına inanarak yaşayan biriydi. Seyda, ilme çok düşkün biriydi. O kadar ilme düşkündü ki bir ara o kadar hasta olmasına rağmen kendisine ‘Seydam bugün çok hastasınız, bugünkü dersimiz kalsın, siz istirahat edin’ dedik ama teklifimizi kabul etmeyerek ‘hayır’ dedi. ‘Siz dersten kaytarmaya çalışıyorsunuz’ cevabını vererek ‘bugünde dersinizi vereceğim, bir gün de bir gündür’ deyip iki büklüm haliyle dersimizi verdi. Seyda ilme öyle âşık biriydi.” şeklinde konuştu.

“Seyda bizim için büyük bir kayıptı”

Konuşmasına devam eden Özdemir, şunları söyledi:

“Seyda genç ile genç, yaşlı ile yaşlı olan biriydi. Her bir öğrencisiyle ayrı ayrı ilgilenirdi. Hangi öğrencisine sorsaydık ‘Seyda benimle daha çok samimidir ve benimle daha çok özel şeylerini paylaşıyor’ derlerdi. Seyda’nın öğrencilerine karşı öyle bir şefkati ve güven veren yönü vardı. Bir insan rahatlıkla Seyda’ya kendi üzüntüsünü veya sevincini paylaşabiliyordu. Seyda bizim için büyük bir kayıptı. Allah Teâlâ mekânını cennet eylesin. Seyda gibilerini aramızda çoğaltsın inşallah.” (İLKHA)