9 Şubat Dünya Sigarayı Bırakma Günü münasebetiyle İLKHA'ya konuşan halk, kapalı alanlarda olduğu gibi tüm açık alanlarda da sigaranın yasaklanması gerektiğini ifade etti.

Sigaranın zararları konusunda toplumsal farkındalık oluşturmak ve davranış değişikliğini sağlamak amacıyla Dünya Sağlık Örgütü tarafından 1987 yılında 9 Şubat  'Dünya Sigarayı Bırakma Günü' olarak kabul edilmişti.

Günümüzde yüzde 80’ni gelişmekte olan ülkelerde olmak üzere, dünyada 1,1 milyar kişi, Türkiye'de ise 15 milyondan fazla kişi sigara kullanıyor.

Dünyada her yıl 8 milyon kişi tütün ürünü kullanımına bağlı hastalıklar sebebiyle hayatını kaybediyor. Bu ölümlerin 6 milyondan fazlası doğrudan tütün kullanımının sonucu iken bir milyondan fazla kişi de tütün ürünü dumanına maruz kaldığı için hayatını kaybediyor. Ülkemizde de her yıl yaklaşık 100 bin kişi tütün kullanımına bağlı hastalıklar nedeniyle hayatını kaybetmektedir.

Sigara, içenleri olduğu kadar çevresindeki kişileri de etkilemektedir. Tütün dumanı, iç hava kirlenmesine sebep olan en tehlikeli maddelerden biridir ve 80'ni kansere sebep olduğu bilinen 4 binin üzerinde kimyasal madde içermektedir. 

Dünya Sağlık Örgütü’nün tahminlerine göre; dünyadaki çocukların yarısı tütün dumanına maruz kalmakta ve her yıl 60 binden  fazla çocuk pasif tütün etkileşiminin yol açtığı sorunlar ve solunum yolu enfeksiyonları sebebiyle, 5 yaşından önce hayatını kaybetmektedir.

Şanlıurfa'da halk, 9 Şubat Dünya Sigarayı Bırakma Günü münasebiyle İLKHA'ya konuştu.

"Sigarayı hem üretip hem de yasaklamak mantıklı değildir"

Sigarayı bırakmanın insanın kendi elinde olduğunu belirten Ahmet Şahintaş, "Sigaranın yasaklanması ve fiyatlarının arttırılması sigarayı bırakmada etkili olur. Sigaranın içinde bulunan nikotin, sigarayı kullanmayanları rahatsız ettiğinden dolayı belli yerlerde içilmesi gerekir. Sigaranın her yerde içilmesini uygun bulmuyorum. Sigaradan gerçekten rahatsız olan birçok insan var. Sigaranın yasaklanması ve fiyatlarının arttırılmasının ardından istatistiklere baktığımızda daha çok arttığını görüyoruz. Sigaranın yanında kaçak tütünün de kullanıldığını görüyoruz. Sigaranın her yerde yasaklaması, IV.  Murat döneminde alkolün yasaklanmasına benziyor. Sigarayı içmek isteyen kişi bir şekilde içiyor. Sigarayı hem üretip hem de yasaklamak mantıklı değildir. Halkın sigara konusunda şuurlu bir şekilde bilinçlendirilmesi gerekiyor. Gerçeklerin gerçekten halka anlatılması gerek. Sigarayı bırakmak isteyen kişi, kanunların koyduğu yasaktan dolayı değil kendi vicdanı ile başkalarını rahatsız ettiğinden dolayı empati yaparak bırakmalı." şeklinde konuştu.

"Kapalı alanlarda olduğu gibi açık alanlarda da sigara yasaklanmalı"

Sigaranın yasaklanmasını desteklediğini ifade eden Bedih Kuş, "50'inci yaşıma girdim ve çok şükür bu yaşıma kadar ağzıma sigara sürmedim. Sigara kullananların sigarayı bırakmasını istiyorum. Sigaranın yasaklanması da destekliyorum. Kapalı alanlarda olduğu gibi açık alanlarda da sigara yasaklanmalı. İnsanın malına ve canına zarar veriyor. Sigaranın maddi ve manevi zararı olduğu için haram olduğunu düşünüyorum. Her yıl binlerce kişi sigara içmekten akciğer kanseri oluyor. Kötü alışkanlıklar ediniyor. Sigara içenlerin sigarayı bırakmaları gerekiyor. Sigaranın yasaklanması kararı olursa gerçekten güzel olur. Örneğin ben sigara kullanmıyorum ama kapalı alanda arkadaşlarım içiyor. Sigara içmediğim halde bende zarar görüyorum. Sigara denetimi yok. Şanlıurfa'da sigara denetimi yapılmıyor. Kamu kurumları ve kapalı alanlar, mutlaka denetlenmeli, teftiş edilmeli. Hastaneye gidiyorum, inanın ki hastanede bile sigara içiliyor." diye konuştu.

"Sigara vücutta hastalık oluşturuyor"

Sigarayı azaltarak bırakmayı düşümdüğünü vurgulayan Hasan Can, "Sigarayı bırakmayı düşünüyorum ama bir türlü kafamdan çıkaramıyorum. Bu saatten sonra inşallah kendimi fazla zorlamadan yavaş yavaş azaltarak sigarayı bırakacağım. Kapalı alanlarda da açık alanlarda da sigara kullanmıyorum. Sabahtan beri bir tane bile sigara içmedim. Sigara vücutta hastalık oluşturuyor, insanı zehirliyor hatta öldürüyor." ifadelerini kullandı.

"Birçok gencimiz sigara ile hayatlarını çürütüyor"

Gençlerin sigara kullanarak sağlıklarına zarar verdiklerini belirten Mehmet Sinan Durmaz, "Türkiye'de sigaranın yasaklanmasını istiyorum. Sigarayı 18 yaşından küçükler içmemeli. 18 yaşından küçükler okullarda sigara içiyorlar. Birçok gencimiz sigara ile hayatlarını çürütüyor. Sigara yüzünden genç yaşta ölenler var. Sigara şirketleri kapatılmalı. 18 yaşından küçüklere sigara satan yerlere cezalar verilmeli. Sigara içenlerin zararları kendilerinedir." dedi.

"Temennimiz sigaranın yasaklanmasıdır"

En çok yaşlı insanların sigaradan etkilendiğine değinen Mehmet Tevfik Tepe, "Çoğu insan sigara tüketiyor. Keşke sigarayı içenler sigarayı bıraksa. Temennimiz sigaranın yasaklanmasıdır. Sigaranın yasaklanmaı mantıklıdır. Sigara yasağı olunca sigarayı bırakanlar olur. Sigara yüzünden yaşlı amca ve teyzelerimiz olumsuz etkileniyor." şeklinde konuştu.

"Sigara ile ilgi denetimlerin sıkı tutulması gerekir"

Dumansız bir hava temennisinde bulunan Enes Arslan, "Sigaranın kısıtlanması yerine yasaklanması daha iyi olur. Sigara yüzünden insanlar hayatını kaybediyor. Sigara ile ilgi denetimlerin sıkı tutulması gerekir. Sigara bağımlılık yapıyor. Ben bağımlılık ile mücadele ederek sigarayı bırakmayı düşünüyorum. Sigarayı bırakmak için iradenin güçlü olması gerekir. İnşallah sigara içenler sigarayı bırakır ve dumansız bir hava sahası olur. Hepimiz Yeşilay'cı oluruz." ifadelerini kullandı. (İLKHA)