​"Atatürk ilah değildir" diyen tıp fakültesi öğrencisi Emine Şahin'in tutuklanmasına tepki gösteren Karikatürist Mikail Çiftçi, adaletin gözetilmemesini çizgilerine yansıttığını söyledi.

Edirne'de 10 Kasım törenlerinin yapıldığı alandan geçerken "Bu bir kıyamdır." dediği için gözaltına alınan Emine Şahin isimli üniversite öğrencisinin, daha sonra "kendi beyanı olmayan ifadelerle" hazırlandığını belirttiği polis ifade tutanağı ile çıkarıldığı mahkemece tutuklanmasına tepkiler gelmeye devam ediyor.

Yaptığı çizimle söz konusu duruma tepki gösteren Karikatürist Mikail Çiftçi, düşünce özgürlüğünün önüne set konulmasını çizgilerine yansıttığını söyledi.

Çiftçi, "Bacımız, Atatürk'e hakaret olarak kabul edilen bir iddia üzerine gözaltına alınıp, Atatürk'ü Koruma Kanunu kapsamında tutuklandı. Bu tutukluluk olayı skandal düzeyindedir. Uluslararası arenada düşünce ve ifade özgürlüğü güvence altına alınmışken bunun Türkiye'de kendini göstermemesi üzücü bir olay. Bacımızın yaptığının, kendini ifade etme, düşünce ve inanç özgürlüğü adı altında değerlendirilmesi lazım." dedi.

"Adaletin bir tarafa atıldığını çizgilerimize yansıttık"

Türkiye'de düşünce ve ifade özgürlüğünün olmadığını çizgilere yansıttığını kaydeden Çiftçi, şunları söyledi: "Çizimde, Türkiye'de düşünce ve ifade özgürlüğünün gerçekleştirilmediğini görüyoruz. Adaleti simgeleyen sembolün ise elindeki kılıcıyla bacımızın fikrini katletmesini, onu engellemesini; adalet terazisinin ise çöpe atılmasını görüyoruz. Adaletin bir tarafa atılarak devre dışı bırakılmasını, düşünce ve ifade özgürlüğünün önüne de set konulmasını ifade ettik. Bunu çizgilerimize yansıttık."

"Herkesin tepkisini ortaya koyması gerekiyor"

Tutukluluk hali devam eden üniversite öğrencisinin bir an önce serbest bırakılması gerektiğini vurgulayan Çiftçi, "Herkesin, kendi alanında bu duruma tepkisini ortaya koyması gerekiyor. Biz de tepkimizi bu şekilde ortaya koyduk. Bunun bir an önce telafi edilmesi, bacımızın serbest bırakılması lazım. Çünkü tutukluluk halinin devam ettirilmesi, toplumun yargı eliyle daha da kutuplaştırılması demektir." ifadelerini kullandı. (Hamza Adiyaman, Muhammed Said Aksoy - İLKHA)