28 Şubat sürecinin üzerinden geçen 21 yıllık zaman zarfında darbe mağduru olan ve yıllardır zindanlarda tutulan Yusufiler için somut bir adımın atılmadığını belirten Kıran, bu durumun vicdan sahibi olan herkesi derinden yaraladığını söyledi.

28 Şubat darbesi ile ilgili olarak her ayın 28’inde basın açıklaması yapma etkinliği kapsamında basın açıklaması yapan MAZLUM DER  Adıyaman Şube Başkanı İbrahim Halil Kıran, 28 Şubat Darbesinin Batı Çalışma Grubu ayağının yargılandığı davada çıman  kararı değerlendirdi.

“Geç de olsa 28 Şubat, mahkeme tarafından bir darbe olarak tescil edilmiş ve darbenin önemli figürleri müebbet hapis cezası ile cezalandırılmışlardır.” diyen Kıran, şöyle devam etti:  

“Ne var ki, adaletsiz bir şekilde ve gayri hukuki yollarla müebbet ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezalarıyla mağdur edilen 28 Şubat yargı mağdurlarının serbest bırakılması talebimiz maalesef bugüne kadar karşılık bulmamıştır. Oysa onlar, yargı tarafından da tescil edilmiş olan bir darbenin aktörlerinin brifingleri ile bu haksız cezaları almışlardı. Bu durum garabetin bir boyutu iken, ikinci bir boyutu ise sayısı üçü-beşi geçemese de bazı “yeniden yargılama” kararlarının, infaz ertelemesi yapılmaksızın devam ettirilmesidir. Haklarında hüküm verilen 28 Şubat darbecileri tutuksuz yargılanırken, mağdurların devam eden tutuklulukları hiçbir vicdan tarafından kabul edilemez. Yaşanılan garabet, yargı ciddiyetsizliğinin boyutunu gözler önüne sermiştir.”

“Siyasi iktidar üzerine düşeni yerine getirmiyor”

Yargı, meclis ve siyasi iktidarın yaşananlar karşısında sessizliğini koruduğunun altını çizen Kıran ifadelerini şöyle sürdürdü:

“Ocak ayından bu yana sürdürdüğümüz kampanya çerçevesinde yeniden yargılama yapılmasını, mağduriyetlerin giderilmesini ve 20 yılı aşkın sürelerdir içeride tutulan mahpusların derhal serbest bırakılmasını talep ettik. Bu süreçte çok şey söylendi ama ne yazık ki ne siyasi iktidar ne meclis ne de yargı bu konuda üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmedi. Hukuksuzluğun bu derece ayyuka çıktığı bir konuda böylesi bir sessizlik ve tavırsızlık endişe ve utanç vericidir. Defalarca tekrar ettiğimiz gibi çocukları babasız, anneleri evlatsız bırakan ve bize göre seçimlerden ya da öncelikli sorun diye ortaya konulan diğer sorunlardan çok daha öncelikli, acil olan bu sorun hemen şimdi çözülmelidir.”

“İş yoğunluğu bahanesini bir tarafa bırakın”

Brifingli yargılamaların kötü mirasını devralan mevcut mahkemelerin, iş yoğunluğu bahanesini bir tarafa bırakarak, gerekirse gecelerini gündüzlerine katarak bu sorunu çözmeleri gerektiğinin altını çizen Kıran,  TBMM’yi ve mecliste birinci parti olan Ak Partiyi ile ana muhalefet partisi olan CHP’yi de 28 Şubat mahpuslarının sorununu “öncelikli mesele” haline getirmeye davet etti.

Kıran, “MAZLUMDER olarak, sorunun çözümünü sağlayacak yasal düzenlemeleri bir an önce yapmaları için çağrıda bulunuyoruz. Sorunun devam etmesi halinde Ramazan ayındaki basın açıklamamızı, 26 Mayıs Cumartesi günü, kitlesel olarak cezaevleri önünde iftar eşliğinde gerçekleştireceğimizi şimdiden deklare ederiz.” (Cemil Özdaş – İLKHA)