Elazığ'da, Gazze'ye giden aktivistler coşkuyla karşılandı

Elazığ’ın Kovancılar ilçesinden Gazze’ye giden aktivistler, ilçe girişinde kalabalık bir grup tarafından sloganlar ve alkışlarla karşılandı.
Gazze'ye insani yardım götürmek ve işgal rejiminin uyguladığı ablukayı protesto etmek amacıyla yola çıkan bir grup aktivist, Mısır’da gözaltına alındıktan sonra sınır dışı edilmelerinin ardından memleketlerine döndü.
Gazze Şeridi’ne ulaşmak için Mısır’a geçen aktivistler, burada yetkililer tarafından durdurularak gözaltına alındı. Aktivistler, gözaltı sürecinde hücre hapsine alındıklarını ve işkenceye maruz kaldıklarını öne sürdü. Türkiye’ye sınır dışı edildikten sonra Elazığ’a dönen grup, kendilerine gösterilen destek karşısında duygusal anlar yaşadı.
Aktivistler yaptıkları açıklamada, “Gazze’ye ulaşamamış olmak bizi derinden üzdü. Ancak burada gördüğümüz destek bize moral verdi. Mısır’da maruz kaldığımız muamele insan haklarına aykırıydı” ifadelerini kullandı.
Yaşanan olay, Gazze’ye yönelik uluslararası yardım girişimlerinin önündeki engelleri ve aktivistlerin karşılaştığı insan hakkı ihlallerini bir kez daha gündeme taşıdı. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Bingöl İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Derneği (Bingöl İHH), İyilikte Yarışan Sınıflar Projesi ile yürütülen çalışmalar kapsamında Bingöl merkezde Borsa İstanbul Sarayiçi İlkokulu öğrencileri ve öğretmenleri tarafından Gazze’de yetim kalmış 20 çocuğa sponsor oldu.
Mescid-i Aksa Hatibi Şeyh İkrime Sabri, işgalci rejimin mevcut olayları bahane ederek Aksa'yı kapattığını belirterek, bunun Müslümanların ibadet hakkına yönelik açık bir saldırı olduğunu vurguladı. Sabri, işgalcilerin bu adımla Aksa üzerindeki kontrolünü artırmaya çalıştığını ifade etti.
HAMAS, siyonist rejimin Gazze'de yardım bekleyen sivillere yönelik son saldırısını "ABD’nin denetiminde yürütülen bir ölüm tuzağı" olarak niteledi. Hareket, işgalcinin gıda dağıtım noktalarını toplu infaz alanlarına dönüştürdüğünü ve bunun soykırım politikasının parçası olduğunu vurguladı.
İslami Cihad Hareketi, Han Yunus'ta yardım almak için bekleyen sivillerin hedef alınarak en az 50 kişinin şehit edildiği, 200'den fazlasının yaralandığı saldırının soykırım niteliğinde olduğunu belirterek ABD'yi doğrudan suçladı.