Şehid İsmail Heniyye'nin şehadetinden önce 3 Ağustos günü için yaptığı son çağrısına kulak veren Diyarbakır, yoğun bir katılımla yürüyüş düzenledi.

Filistin İslami Direniş Hareketi (HAMAS) Siyasi Büro Başkanı Şehid İsmail Heniyye şehadeti öncesinde 3 Ağustos günü için "Meydanlara çıkın" çağrısında bulunmuştu.

Diyarbakır'da bir araya gelen İslami sivil toplum kuruluşları merkez Kayapınar ilçesinde yürüyüş düzenledi, basın açıklaması yaptı.

Merkez Kayapınar ilçesi Fırat Bulvarında toplanan Kudüs sevdalısı Diyarbakırlılar, basın açıklamasının yapılacağı Yenihal Köprülü Kavşağına doğru yürüyüşe geçti.

Yenihal Köprülü Kavşağında kısa bir selamlama konuşması yapan Doç. Dr. Fikret Özçelik, Müslümanların tüm tefrika ve ayrılıkları bir kenara bırakıp işgal rejimine karşı bir olması gerektiğini belirtirken HÜDA PAR'ın soykırım suçuna karışanların yargılanmasını içeren kanun teklifinin mecliste kabul edilmesi ve Filistin direnişinin temsilcisi olarak Mahmut Abbas yerine Halid Meşal'in davet edilmesi yönünde hükümete çağrıda bulundu.

"Direnişin temsilcisi Mahmut Abbas değil, Halid Meşal'dir"

Özçelik, "Bilindiği üzere geçen çarşamba günü ümmet olarak büyük bir önderi kaybettik. Bu gibi durumlarda 'sözün bittiği yerdeyiz' ifadesi kullanılır ama biz aksine 'sözün tekrar başladığı bir noktadayız' diyoruz. Zira bizde söz asla bitmez. Bu dava Hazreti Adem Aleyhisselam ile başladı Hazreti Nuh'la devam etti ve Hazreti İbrahim'in İsmail'i kurban ettiği gibi ümmet olarak bizler de İsmail'imizi kurban ettik." dedi.

Aksa Tufanının bir avuç mücahidin dünyanın süper gücüne karşı direnmeyi ve batının kirli yüzünü tüm dünyaya gösterdiğini sözlerine ekleyen Özçelik, "Dünya tarihinde hiçbir medeniyet katil ve caniyi alkışlamamış, çocukların kanı üzerine ittifak etmemiştir. Bu konuda Müslümanlara düşen kısa, orta ve uzun vadeli planlar yapmaktır. Çünkü artık bu ateşin durması mümkün değildir. Onun için tüm Müslümanların tefrika ve ayrılıkları bir kenara bırakıp tek bir hedefe odaklanmaları gerekir." şeklinde konuştu.

Yetkili makamlara da seslenen Özçelik, şunları söyledi:

"Yönetimimiz için iki noktaya değinmek istiyorum. Şu an mecliste olan çifte vatandaşlık yasası hemen çıkarılsın, özellikle Türkiye vatandaşı olan bu katiller yargılansın. Diğer bir husus direnişin temsilcisi Mahmut Abbas değildir ve asla olamaz. Eğer birileri meclise çağırılacaksa bu da sadece Halid Meşal'dir. Halid Meşal dışında hiçbir insanı tanımıyoruz, tanımayacağız."

"On aydır Müslüman Filistin halkı için güvenli hiçbir yer kalmadı"

Özçelik'in selamlama konuşmasının ardından hazırlanan basın açıklamasını Diyarbakır İslami STK'lar adına Yetimler Vakfı Genel Koordinatörü Cemil Cahit Ünsal okudu.

Gazze ve bütün Filistin'de insanlık tarihinin en büyük dramlarından birinin yaşandığını belirten Ünsal, batı dünyasının ve İslam düşmanı tüm şer yönetimlerin desteğini arkasına alan siyonist haydut ve teröristlerin hiçbir sınır, hukuk ve ahlaki kural tanımadan Müslüman Filistin halkına soykırım uyguladığını ifade ederek kadın, çocuk, genç, yaşlı, hasta, sivil dinlemeden Filistin halkını vahşice katlettiğini, açlığa mahkûm etmekte olduğunu hatırlattı.

On aydır Müslüman Filistin halkı için güvenli hiçbir yer kalmadığının altını çizen Ünsal, "Çoğu kadın ve çocuk olmak üzere şehitlerimizin sayısı yüz bine dayanmış durumdadır. Binlerce kayıp ve yüzbinlerce yaralı var. Yüz binlercesi ise dünyanın en büyük hapishanesinde, korkunç bir muhasara altında aç ve susuz, başlarını sokacakları bir evleri olmadan, tedaviden mahrum, bulaşıcı hastalıklarla boğuşarak hayatta kalma mücadelesi vermektedir." dedi.

"Her gün işgal altındaki zindanlarda Filistinli esirlerin şehadet haberleri gelmekte"

Ünsal, "İşgal altındaki topraklarda, siyonistlerin kurdukları esir kamplarında, zindanlarda tutsak edilen on binlerce Filistinli esir ise korkunç işkenceler altında tutulmakta, her türlü insani haktan mahrum bırakılmakta, tüyler ürperten uygulamalar altında yaşamaya çalışmaktadırlar. Her gün işgal altındaki zindanlarda Filistinli esirlerin şehadet haberleri gelmektedir." ifadelerini kullandı.

Büyük şeytan Amerika'nın ve İslam düşmanı Avrupa ülkelerinin sınırsız desteğini arkasına alan siyonistler bu vahşi saldırıları tüm İslam dünyasına yaymaya çalıştığını kaydeden Ünsal, şunları söyledi:

"siyonistler, İslam dünyasının başındaki korkak, ürkek liderler ve işbirlikçi yönetimlerin derin sessizliği altında bu savaş, saldırı ve istilanın Batı uygarlığını koruma uğruna olduğunu haykırmaktan çekinmemektedir. Bu savaşın İslam ve Müslümanlara karşı, İslam medeniyetini durdurup yenilgiye uğratmak adına yapıldığını tüm dünyaya ilan etmektedirler. siyonist rejimin sözde başbakanı netanyahu, Amerikan senatosunda, tüm dünyanın canlı izlediği ve senatodaki tüm senatörlerin, milletvekillerinin onlarca defa deliler gibi alkışladığı konuşmasında, 'Biz israil Batı dünyasının ileri cephesiyiz. Bu bir medeniyetler savaşıdır. Biz Gazze'de kazanamazsak tehlike Amerika'nın kapısına dayanır. Amerika için, Batı için kazanmak zorundayız.' ifadelerini kullanmaktadır."

"Bu savaş İslam medeniyetiyle İslam dünyasını sömürmek isteyen barbar Batının savaşıdır"

Amerika, İngiltere, Fransa ve bütün Batı dünyası, dünyadaki bütün İslam düşmanı rejimlerin savaş gemileriyle, uçak filolarıyla siyonistlerin bu korkunç soykırımını tereddütsüz desteklediğini ve hatta savaşa katılmakta olduğunu sözlerine ekleyen Ünsal, "Bu savaş; tereddütte mahal bırakmayacak şekilde hakla batılın, İslam medeniyetiyle İslam dünyasını esir alıp sömürmek isteyen barbar Batı uygarlığının, Kudüs'ün ve Mescid-i Aksa'nın özgürleşmesini isteyenlerle başkenti Kudüs olan büyük bir yahudi devleti kurmak isteyen küfür cephesinin savaşıdır. Sadece Filistinlilerin savaşı değil, bu savaş bütün ümmetin savaşıdır." şeklinde konuştu.

"Ümmet bu savaşta tüm gücüyle Gazze'nin yanında durmalı, Kudüs davası etrafında birleşmeli, İslam dünyasını istila etmek isteyen Amerika ve Avrupa'ya dur demelidir." diyerek konuşmasını sürdüren Ünsal, Müslümanlar Gazze'de kazanıp siyonistleri yenilgiye uğratmak zorunda olduğunu ifade ederek siyonistlerin Gazze'de kazanması durumunda İslam dünyasının hiçbir coğrafyasının güvende olamayacağını kaydetti.

Ünsal, "Sıra İslam dünyasının diğer topraklarına gelmeden, bu vahşi soykırım kapımıza dayanıp çocuk ve kadınlarımız topluca katledilmeden, şehirlerimiz Amerika'nın ve müttefiklerinin füzeleri altında harabeye dönmeden Müslüman Filistin halkının yardımına koşmalıyız. Onların imdadına lebbeyk demeli, canımız ve mallarımızla bu mukaddes direnişin saflarına katılmalıyız. Kürd'ü, Türk'ü ve Arap'ı ile hangi milletten olursa olsun tüm dünya halklarını Filistin davasına sahip çıkmaya, Filistin davası için bedel ödemeyi göze almaya, fedakârlık yapmaya çağırıyoruz." diye belirtti.

"Gazze özgürleşinceye, direniş kazanıncaya kadar meydanları boş bırakmayacağız"

Her yönüyle direnişe destek verilmesi yönünde halklara çağrıda bulunan Ünsal, şu ifadelere yer verdi:

"Ey Müslüman halkımız! Gazze özgürleşinceye kadar, siyonistler zelil bir şekilde yenilgiyi kabul edip vahşet ve katliamlarına son verinceye kadar, siyonistlerin zindanlarındaki esir kardeşlerimiz evlerine dönünceye kadar tek gündemimiz Gazze olsun! Her gün meydanlarda olalım! Her türlü imkânı kullanarak yöneticilerimiz üzerinde baskı kurarak Gazze ve Filistin için onları harekete geçmeye çalışalım. Canımızla, malımızla, dilimizle, duamızla Filistinli kardeşlerimizin direnişine ortak olalım. Tüm gücümüzle İslam ümmetinin en azgın düşmanları olan siyonistlere, onların destekçilerine, sahip oldukları firmalara, o firmaların ürünlerine, yerli ve yabancı olduklarına bakmadan ambargo uygulayalım. Onları ekonomik olarak çökertmeye çalışalım. Paramızla siyonistlerin soykırımına ortak olmayalım!"

Ünsal, "Bu meydanlardan tüm dünyaya haykırıyoruz, asla Müslüman Filistin halkını terk etmeyeceğiz. Gazze özgürleşinceye, direniş kazanıncaya kadar meydanları boş bırakmayacak, kardeşlerimizin feryatlarını tüm dünyaya duyurmaya, acılarına ortak olmaya çalışacağız. Ne pahasına olursa olsun, bedeli ne olursa olsun, siyonistlerin ve onların yerli işbirlikçilerinin saldırılarına, linç kampanyalarına aldırmadan Kudüs davasını omuzlayacak, bu mukaddes davaya canımızla, malımızla ve imkân bulduğumuz her şeyle sahip çıkacağız." dedi. (İLKHA)