Trump yönetimi UNRWA'yı hedefe koydu: Washington'da "terör" yaptırımı senaryoları
Trump yönetiminin UNRWA'yı terör bağlantılı yaptırımlarla hedef alma planı, başkentte hukukî ve insani tartışmalara neden oldu. ABD Dışişleri uzmanları, böyle bir kararın milyonlarca Filistinliye verilen hayati desteği çökerteceğini belirtti.
Reuters'ın aktardığı bilgilere göre, ABD Başkanı Donald Trump'ın yönetiminde görevli üst düzey isimler, Birleşmiş Milletlere bağlı Filistinli mültecilere yardım kuruluşu UNRWA'ya "terörle ilişkili" yaptırımlar uygulanmasını ileri aşamada tartışıyor. Bu tartışmalar, özellikle ABD Dışişleri Bakanlığı içinde ciddi hukuki ve insani endişelere yol açmış durumda.
Kaynaklara göre, Washington'un olası yaptırımlarının tüm kurumu mu yoksa belirli yöneticileri veya operasyonlarını mı hedef alacağı hâlâ netlik kazanmış değil. Masadaki en uç seçeneklerden biri, UNRWA'nın "yabancı terör örgütü" ilan edilmesi. Ancak bu seçenek kurum içinde dahi tartışmalı ve neden olacağı finansal yıkım nedeniyle ciddi şüpheyle karşılanıyor.
Aynı kaynaklar, UNRWA'nın oynadığı eşsiz rol nedeniyle hem hukuki hem insani sonuçların yıkıcı olabileceğini belirtiyor. Ajans, Gazze'den Suriye'ye kadar milyonlarca Filistinliye eğitim, sağlık, sosyal hizmet ve barınma desteği sağlayan temel yapı taşlarından biri.
Trump döneminde atanmış bazı siyasi danışmanların yaptırımları agresif biçimde savunduğu, buna karşılık profesyonel dışişleri kadrolarının (özellikle hukuki metinleri hazırlayan uzmanların) bu girişime karşı direndiği belirtiliyor. UNRWA'ya karşı kapsamlı bir hamlenin, zaten ağır bir fon kriziyle boğuşan ajansı felce uğratabileceği uyarısı yapılıyor.
UNRWA Washington Ofisi Direktörü William Deere, böyle bir adımın "emsalsiz ve gerekçesiz" olacağını belirterek, yapılan dört bağımsız incelemenin (aralarında ABD Ulusal İstihbarat Konseyi'nin de bulunduğu) UNRWA'nın "vazgeçilmez, insani ve tarafsız" bir kurum olduğunu teyit ettiğini hatırlattı.
Buna karşın ABD Dışişleri'nden bir yetkili, UNRWA'yı "teröristlere yardım eden, köklü şekilde yozlaşmış bir yapı" olarak nitelendirerek, "masada her seçenek var" dedi ve nihai bir karar verilmediğini açıkladı.
Trump yönetimi daha önce de UNRWA'yı HAMAS'la bağlantılı olmakla suçlamış, ancak kurum bu iddiaları defalarca reddetmişti. ABD, Ocak 2024'te işgal yönetiminin UNRWA çalışanları hakkında iddia ettiği 12 kişiyle ilgili suçlamaların ardından ajansın finansmanını tamamen durdurmuştu.
UNRWA bugün Gazze, Batı Şeria, Lübnan, Ürdün ve Suriye'de milyonlarca Filistinliye eğitimden sağlığa, gıda yardımından geçici barınmaya kadar hayatî hizmetler sunuyor. BM ve Güvenlik Konseyi yetkilileri, ajansı Gazze'deki insani müdahalenin "belkemiği" olarak tanımlıyor. Ancak iki yıldır süren siyonist rejim saldırıları, bölgede benzeri görülmemiş bir insani felakete neden olmuş durumda.
Washington'ın olası yaptırımlarının, UNRWA'ya destek veren diğer onlarca müttefiki de doğrudan etkileyebileceği ve yabancı yetkililerin dahi yaptırım riskiyle karşı karşıya kalabileceği belirtiliyor. Bu ihtimal uluslararası düzeyde ciddi diplomatik gerilimlerin habercisi olarak değerlendiriliyor. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Şiddetli hava dalgası Gazze'deki çadır kentleri sular altında bırakırken, soğuk ve çökme nedeniyle 9 Filistinli şehit oldu. Binlerce çadır yıkıldı, on binlerce kişi korumasız kaldı.
UNRWA Komiseri Philippe Lazzarini, şiddetli fırtınanın binlerce çadırı yıkmasıyla Gazze'deki insani felaketin daha da derinleştiğini belirterek, "Her şeyini kaybeden insanlar şimdi bir kez daha çaresizliğe sürükleniyor" dedi.
BM Genel Sekreteri Guterres, işgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs'teki yasa dışı işgal birimlerinin 2025'te rekor seviyeye ulaştığını belirterek "Tüm yerleşimler hukuksuz, hükümsüz ve uluslararası hukukun açık ihlali" dedi.
Kudüs Valiliği, pazar günü başlayacak ve sekiz gün sürecek "Hanuka" döneminde Mescid-i Aksa'ya yönelik yoğun bir siyonist saldırı planlandığını açıkladı. Uyarılar, işgalci grupların kutsal mekâna karşı yeni provokasyonlara, baskınlara ve ağır ihlallere hazırlandığını gösteriyor.