ABD, Karayipler'de artan askeri hareketlilik kapsamında Trinidad ve Tobago ile Paraguay'la yeni askeri anlaşmalar imzaladı. Gelişme, Venezuela ile tırmanan gerilimin gölgesinde bölgesel endişeleri artırdı.

Washington yönetimi, Karayipler ve Latin Amerika'da askeri varlığını genişletmeye yönelik adımlarına hız verdi. Trinidad ve Tobago, önümüzdeki haftalarda ABD'ye ait askeri uçakların ülke havaalanlarını lojistik amaçlarla kullanmasına izin vereceğini duyururken, Paraguay da ABD ordusunun kendi topraklarında asker konuşlandırmasına olanak tanıyan bir anlaşmaya imza attı.

Trinidad ve Tobago Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, ABD ile varılan mutabakatın yalnızca ikmal ve asker sevkiyatı gibi lojistik faaliyetleri kapsadığı belirtildi. Açıklamada, havaalanlarının "suç faaliyetleriyle mücadeleye yönelik operasyonlarda" kullanılacağı savunularak, herhangi bir ülkenin hedef alınmayacağı öne sürüldü.

Ancak bu açıklamaya Venezuela'dan sert tepki geldi. Venezuela Devlet Başkan Yardımcısı ve aynı zamanda Petrol Bakanı olan Delcy Rodriguez, Trinidad ve Tobago'yu ABD ile birlikte Venezuela açıklarında bir petrol tankerinin durdurulması ve alıkonulmasına katılmakla suçladı. Rodriguez, bunun "uluslararası hukukun açık ihlali ve denizcilik ile serbest ticaret ilkelerine yönelik tehlikeli bir korsanlık eylemi" olduğunu ifade etti. Ayrıca Trinidad ve Tobago Başbakanı Kamla Persad-Bissessar'ın göreve geldiği mayıs ayından bu yana Venezuela'ya karşı düşmanca bir tutum sergilediğini ileri sürdü.

Öte yandan ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile Paraguay Dışişleri Bakanı Ruben Ramirez Lezcano arasında imzalanan anlaşma, ABD ordusunun Paraguay topraklarında asker konuşlandırmasına izin veriyor. ABD Dışişleri Bakanlığı, bu anlaşmanın "bölgesel güvenlik konusunda yakın koordinasyonun" bir yansıması olduğunu ve iki ülke arasındaki uzun vadeli askeri ortaklığı güçlendirdiğini savundu.

Söz konusu adımlar, ABD'nin Venezuela ile yaşadığı gerilim nedeniyle Karayipler'e askeri takviye gönderdiği bir dönemde geldi. ABD Donanması'na ait Gerald R. Ford uçak gemisi öncülüğündeki taarruz grubunun geçtiğimiz ay Karayipler'e doğru ilerlemesi, bölgedeki tansiyonu daha da yükseltmişti.

Bu gelişmelerin gölgesinde Kolombiya-Venezuela sınırında da teyakkuz hali dikkat çekiyor. Kolombiya tarafında güvenlik önlemleri artırılırken, olası bir askeri tırmanış halinde binlerce Venezuelalının sınır kapılarına yönelebileceği endişesi dile getiriliyor. Kolombiya'nın Cucuta kentindeki Katolik Kilisesi, olası bir göç dalgasına karşı gıda ve temel ihtiyaç stoklarını genişletirken, Savunma Bakanı Pedro Sanchez bölgeyi ziyaret ederek yerel yönetimlere güvence verdi.

Bölge halkı, sınır hattının yeni bir bölgesel krizin merkezine dönüşmesinden endişe ederken, buna rağmen Venezuelalı sivillere kapılarını kapatmayacaklarını ifade ediyor. Washington'un Karayipler'deki askeri hamlelerinin, önümüzdeki dönemde Latin Amerika genelinde yeni gerilimlere yol açabileceği değerlendiriliyor. (İLKHA)