Halepçe Katliamı 34'üncü yılında anıldı

Halepçe Katliamının yıl dönümünü nedeniyle Irak Kürdistanı Halepçe kentinde anma programı düzenlendi.
Modern dünya tarihine Hiroşima ve Nagazaki’den sonra 20’nci yüzyılın en büyük kimyasal saldırısı olarak kaydedilen Halepçe Katliamının üzerinden 34 yıl geçti. 16 Mart 1988 tarihinde çoğu kadın ve çocuklardan oluşan en az 5 bin kişi, Irak’ın devrik diktatörü Saddam Hüseyin'in emriyle Halepçe'ye savaş uçakları ile düzenlenen bombardımanda kullanılan kimyasal silahlarla hayatını kaybetmişti.
Aradan geçen yıllara rağmen yaraları sarılmayan ve ciddi anlamda hesabı sorulmayan katliamın acısı ilk günkü gibi taze.
Katliamda şehid olanlar düzenlenen birtakım etkinlikler ile anılıyor. Kentteki "Şehitlik Anıtı" önünde düzenlenen anma törenine; Hükümet yetkilileri, HÜDA PAR Genel Başkan Danışmanı Mehmet Bahattin Temel, STK ve ülkedeki yabancı misyonların temsilcileri ile vatandaşlar katıldı.
Anma törenine katılan HÜDA PAR Genel Başkan Danışmanı Mehmet Bahattin Temel, halkın yaralarının geçen 34 yıla rağmen hâlen sarılmadığını belirtti.
Kimyasala maruz kalan insanların DNA testinin yapılamadığına dikkat çeken Temel, "Bizim görebildiğimiz kadarıyla halkın feryadı, 34 yıl önce kopan feryat halen dinmiş değildir. Mazlum halkın mazlumiyeti olduğu gibi durmaktadır. Sadece yılda bir defa burada anma etkinliği yapılıyor. Bu programda çok hamasi sözler, şiirler ifade ediliyor. Evet bunlar yapılsın ama bu halkın yaraları da sarılsın, dinlediğimiz kadarı ile yüzlerce çocuk kayıp. Bazı ailelerden tek bir fert kalmış bu ferdin feryad-u figanı halen devam etmektedir. Yani buna yönelik halen bir çalışma yürütülmüş değil. Kimyasala maruz kalan insanların tedavi edildiği hastanede DNA testi yapılamıyor. Burada 2 bin 500'den fazla hasta yatmaktadır. Bunlara yönelik yeterince tedavi yapılmıyor. Dolayısıyla Halepçe'nin yarası halen sarılmış değil, Halepçe'nin feryad-u figanı devam etmektedir. Ve maalesef Halepçe'nin mazlumiyeti, mağduriyeti sadece şiirlerde ve ağıtlarda kalmış bulunmaktadır." dedi. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Avrupa Birliği (AB), siyonist rejimin insan hakları ihlalleri nedeniyle Ortaklık Anlaşması çerçevesinde kısmi yaptırımlar uygulamayı gündemine aldı.
Siyonist rejimin ablukası altındaki Gazze'ye insani yardım taşıyan Madleen gemisinin bugün bölgeye ulaşması bekleniyor. Gemide 12 kişilik uluslararası bir gönüllü ekip yer alıyor. Mavi Marmara'dan 14 yıl sonra ilk kez sivil bir filo Gazze kuşatmasını delmeye çalışıyor.
Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), Gazze'de sivillerin özellikle çocukların korunması için derhal ateşkes çağrısında bulundu.
Birleşmiş Milletlerin insan hakları savunucularıyla ilgili özel raportörü Mary Lawlor, Gazze'de faaliyet gösteren ve Amerika tarafından desteklenen "Gazze İnsani Vakfı"nı sert sözlerle eleştirdi. Lawlor, vakfın insani yardımları bir savaş silahına dönüştürdüğünü, Filistinlileri zorla yerinden ederek onları aşağılayıcı koşullara zorladığını söyledi.