Batı'dan İran'a yeni baskı: Nükleer anlaşma için tehdit ve şantaj

Avrupa ülkeleri, İran'a yönelik yasa dışı yaptırımları yeniden devreye sokmakla tehdit etti. Tahran, Batı'nın bu tutumunu "yeni bir diplomatik sabotaj" olarak nitelendirdi.
İran'ın nükleer programı, Batı'nın yeniden baskı ve tehdit aracı hâline geldi. Fransa, Almanya, İngiltere ve Avrupa Birliği dışişleri bakanları, İranlı mevkidaşları Abbas Irakçi'ye, nükleer anlaşmada ilerleme sağlanmaması durumunda Birleşmiş Milletler yaptırımlarını geri getireceklerini bildirdi.
Fransa Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Batılı ülkelerin İran'a "snapback" mekanizması yoluyla tüm uluslararası yaptırımları yeniden uygulamaya hazır olduğu ifade edildi. Ancak İranlı yetkililer, bu tehdidi Batı'nın diplomatik sabrının değil, siyasi dayatmasının göstergesi olarak değerlendirdi.
İran: Bu Avrupa'nın rolünün sonu olur
İran, geçtiğimiz hafta yaptığı uyarıda, bu yaptırım tehdidinin gerçekleşmesi durumunda Avrupa'nın İran'ın nükleer dosyasındaki diplomatik rolünün tamamen sona ereceğini açıkladı.
Öte yandan, Irakçi ile ABD temsilcisi Steve Witkoff arasında Umman aracılığıyla yürütülen müzakereler, Haziran ayında siyonist rejimin İran'a karşı başlattığı saldırıların ardından kesintiye uğradı. 13 Haziran'da başlayan ve 12 gün süren saldırılarda ABD, İran'ın Fordo, Natanz ve İsfahan'daki nükleer tesislerini bombaladı.
Tahran, bu saldırılara rağmen nükleer programını sürdüreceğini ilan etti. İran, Batı'nın aksine programın askeri değil tamamen sivil ve enerji ihtiyacına dönük olduğunu vurguluyor.
Ancak ABD Başkanı Donald Trump yönetimi, İran'ın uranyum zenginleştirme hakkını tanımadığını belirterek bunu "kırmızı çizgi" ilan etmiş durumda. Bu da Batı'nın İran'a karşı çifte standart uyguladığını bir kez daha gözler önüne seriyor.
İran'a göre, yaşananlar bir kez daha Batı'nın "anlaşma" kavramını yalnızca kendi çıkarlarını koruduğu sürece anlamlı bulduğunu ve aksi hâlde uluslararası hukuk kurallarını çiğnemekte beis görmediğini ortaya koyuyor.
Tahran, herhangi bir tehdide boyun eğmeyeceğini ve meşru haklarını savunmayı sürdüreceğini net biçimde vurguluyor.
Snapback nedir?
"Snapback", 2015 tarihli Kapsamlı Ortak Eylem Planı (KOEP) içinde yer alan bir maddeye dayanıyor. Buna göre, İran'ın anlaşmaya uymadığı iddia edildiğinde, herhangi bir taraf, BM Güvenlik Konseyi'ne başvurarak otomatik olarak eski yaptırımların yeniden yürürlüğe girmesini talep edebiliyor. Bu mekanizma, herhangi bir veto hakkı olmaksızın yürürlüğe giriyor. İran'a göre bu madde, özellikle Batı tarafından siyasi baskı aracı olarak kötüye kullanılıyor. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
İşgal hükümeti, Gazze’de en az üç Birleşmiş Milletler ajansının başkanlarının vizelerini yenilemeyi reddetti.
Suriyeli siyaset analisti Basil Muaravi, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmet El Şaranın "israil" için “yapı” ifadesini yazılı ve hem içeriye hem dışarıya yönelik resmî bir konuşmada kullanmasının, Suriye’nin geleneksel söyleminin dışına açık bir çıkış; ayrıca bunun normalleşme karşıtı bir ifade olduğunu belirtti.
İşgalci siyonist çeteler, Ürdün Vadisi'nin kuzeyinde Filistinlilere ait hayvanlara saldırdı.
Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani, Suriye Devlet Başkanı Ahmed Şara ile yaptığı telefon görüşmesinde, Suriye'nin toprak bütünlüğüne destek verdiklerini belirterek siyonist rejimin saldırılarını sert şekilde kınadı.