Wall Street Journal'ın ortaya koyduğu istihbarat raporlarına göre, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ordusuna Tayvan'ı 2027 yılına kadar askeri olarak ele geçirecek kapasiteye ulaşma talimatı verdi.

Wall Street Journal'ın aktardığı ABD istihbarat değerlendirmelerine göre Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, Halk Kurtuluş Ordusu'nun en geç 2027 yılına kadar Tayvan üzerinde askeri kontrol sağlayabilecek düzeye ulaşmasını istedi.

Gazeteci Yaroslav Trofimov'un analizinde, Trump'ın ikinci döneminde Washington'un yaşadığı "yalnızlaşma" eğiliminin Pekin'de güç hissini artırdığı belirtildi.

Pekinli siyaset analisti Shen Xue, makalede "Çin ile Tayvan'ın birleşmesi bir tercih değil, durdurulamaz bir gerçeklik; mesele yalnızca nasıl ve ne zaman olacağıdır" ifadesini kullanıyor. Xue'ye göre Çin, bu hedefin barışçıl yollarla gerçekleşmesini tercih etse de bunun için yabancı ülkelerin müdahaleyi bırakması şart.

Analizde, Şi Cinping'in 24 Kasım'da Trump ile yaptığı telefon görüşmesinde "Tayvan'ın Çin'e dönüşünün, İkinci Dünya Savaşı sonrası kurulan uluslararası düzenin ayrılmaz bir parçası" olduğunu söylediği aktarıldı. Bu vurgu, Pekin'in Tayvan meselesini yalnızca ulusal bir konu değil, tarihsel ve küresel bir düzen meselesi olarak gördüğünü gösteriyor.

Trofimov'un yazısına göre Washington'da Tayvan'ın stratejik öneminin önceki yıllara kıyasla azaldığı yönünde bir algı oluşmuş durumda. Bu durumun, Japonya Başbakanı Sanae Takaichi'nin olası bir Çin işgalinde Japon ordusunun devreye girebileceğini söylemesine Pekin'in sert tepki vermesini açıklayan unsurlardan biri olduğu ifade edildi. Çin, Tokyo'ya ekonomik ve diplomatik yaptırımlar uygularken, resmi medya Okinawa'nın egemenliğini dahi tartışmaya açtı.

Tayvan meselesi uzun zamandır Pekin ile Washington arasında en kritik gerilim başlıklarından biri. Çin, Tayvan'ın kendi toprağı olduğunu savunurken gerekirse güç kullanabileceğini belirtiyor. ABD ise Tayvan'ın bağımsızlığını tanımamasına rağmen adanın en büyük silah tedarikçisi konumunda ve Amerikan-Tayvan temasları Çin tarafından sürekli olarak "kışkırtma" olarak yorumlanıyor.

Uzmanlara göre ABD'nin küresel önceliklerindeki dalgalanmalar ile Çin'in artan özgüveni, Tayvan çevresindeki askeri gerilimin önümüzdeki yıllarda daha da tırmanabileceğine işaret ediyor. (İLKHA)